İηvictus
Banned
- Katılım
- 2 Haz 2007
- Mesajlar
- 3,529
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Livaneli'nin CHP'ye yalanlama yanıtı
Zülfü Livaneli, 'Erdoğan ile Baykal'ın gizli buluşmasıyla ilgili iddialara ilişkin, CHP Genel Merkezi'nden yapılan ''Böyle bir buluşma olmadı'' açıklamasının ''gerçeği yansıtmadığı''nı söyledi.
Yazılı bir açıklama yapan Livaneli, "2002 yılında Deniz Baykal'ın parti organlarının haberi olmadan, Tayyip Erdoğan'la Beylerbeyi Sea Bosphorus lokantasında gizli bir buluşma gerçekleştirdiği tanık beyanlarıyla ortaya çıkmış, basınımızda da ayrıntılarıyla yer almıştır" sözleriyle CHP Genel Merkezi'nin kendisini yalanlayan açıklamasının doğru olmadığını belirtti.
"Gerçek demokrasilerde böyle çarpıtmaların bedeli çok ağır olur" diyen Zülfü Livaneli, "Partimizin gerçeği saklamak için böyle yollara başvurmasını üzüntüyle karşılıyorum" ifadesini kullandı.
CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen ise, Baykal ile bazı milletvekillerinin katılımıyla evinde 2002'de yapılan toplantıda, "Erdoğan ile bir anlaşma yapıldığı" gibi bir konunun gündeme gelmediğini, "2 ay dayanamaz, giderler" diye bir konuşmanın da yapılmadığını söyledi.
2002 yılında Livaneli'nin de aralarında bulunduğu bazı yeni seçilen milletvekillerini nezaket gereği evine davet ettiğini ifade eden Sevigen, bu sırada Erdoğan'ın durumunun gündeme geldiğini, "yüzde 34 oy almış bir insana, milletvekili olmasın diye yasak koymak çok uygun değil, bizim demokrasi anlayışımıza yakışmaz" diye konuşulduğunu anlattı.
Baykal'ın açıklaması
Dün bir açıklama yapan CHP lideri Deniz Baykal, Vatan gazetesi yazarı Zülfü Livaneli'nin hakkında kaleme aldığı yazı için, "AKP'nin siyasi haklarını kazanarak parlamentoda yerini alması gerektiğine demokrasi anlayışım gereği inandım. Bu doğrultuda mücadele ettim. Erdoğan'ın siyasette yer almasını destekledim. Evet. Bununla da iftihar ediyorum. Yanlış birşey yapmadım. O sırada çok itiraz eden oldu ama aynı görüşü savundum" demişti.
Yazının hangi amaca hizmet ettiğini anlayamadığını belirten Baykal, "Bu, çok sığ, yapay ve demokrasiden uzak bir anlayıştır. İki ay sonra 'Erdoğan perişan olacak' dediğimi de kimse söyleyemez. Öyle olsaydı, her yerde söylerdim bunu. Benim bakışımı doğru yansıtmayan bir yazıdır, yapay ve haksız değerlendirmedir" diye konuştu.
Genel Merkez'in açıklaması
Baykal'ın ardından açıklama yapan CHP İletişim Koordinatörü Baki Özilhan da, “Genel Başkan Deniz Baykal'ın 3 Kasım seçimlerinin ardından başbakanlığı öncesinde Recep Tayyip Erdoğan ile gizlice buluştuğu ve bir anlaşma yaptığı iddiasının gerçek dışı olduğunu” açıklamıştı.
Açıklamada "Genel Başkan Sayın Baykal'ın, Sayın Erdoğan başbakan olduktan sonra yaptığı görüşmede ise, Erdoğan başbakan olduğu için hukuki durumuyla, özel konumuna ilişkin bir görüşme yapılması zaten söz konusu olamaz. Çünkü, Erdoğan artık başbakandır" ifadeleri yer buldu.
CNN Türk
Zülfü Livaneli, 'Erdoğan ile Baykal'ın gizli buluşmasıyla ilgili iddialara ilişkin, CHP Genel Merkezi'nden yapılan ''Böyle bir buluşma olmadı'' açıklamasının ''gerçeği yansıtmadığı''nı söyledi.
Yazılı bir açıklama yapan Livaneli, "2002 yılında Deniz Baykal'ın parti organlarının haberi olmadan, Tayyip Erdoğan'la Beylerbeyi Sea Bosphorus lokantasında gizli bir buluşma gerçekleştirdiği tanık beyanlarıyla ortaya çıkmış, basınımızda da ayrıntılarıyla yer almıştır" sözleriyle CHP Genel Merkezi'nin kendisini yalanlayan açıklamasının doğru olmadığını belirtti.
"Gerçek demokrasilerde böyle çarpıtmaların bedeli çok ağır olur" diyen Zülfü Livaneli, "Partimizin gerçeği saklamak için böyle yollara başvurmasını üzüntüyle karşılıyorum" ifadesini kullandı.
CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen ise, Baykal ile bazı milletvekillerinin katılımıyla evinde 2002'de yapılan toplantıda, "Erdoğan ile bir anlaşma yapıldığı" gibi bir konunun gündeme gelmediğini, "2 ay dayanamaz, giderler" diye bir konuşmanın da yapılmadığını söyledi.
2002 yılında Livaneli'nin de aralarında bulunduğu bazı yeni seçilen milletvekillerini nezaket gereği evine davet ettiğini ifade eden Sevigen, bu sırada Erdoğan'ın durumunun gündeme geldiğini, "yüzde 34 oy almış bir insana, milletvekili olmasın diye yasak koymak çok uygun değil, bizim demokrasi anlayışımıza yakışmaz" diye konuşulduğunu anlattı.
Baykal'ın açıklaması
Dün bir açıklama yapan CHP lideri Deniz Baykal, Vatan gazetesi yazarı Zülfü Livaneli'nin hakkında kaleme aldığı yazı için, "AKP'nin siyasi haklarını kazanarak parlamentoda yerini alması gerektiğine demokrasi anlayışım gereği inandım. Bu doğrultuda mücadele ettim. Erdoğan'ın siyasette yer almasını destekledim. Evet. Bununla da iftihar ediyorum. Yanlış birşey yapmadım. O sırada çok itiraz eden oldu ama aynı görüşü savundum" demişti.
Yazının hangi amaca hizmet ettiğini anlayamadığını belirten Baykal, "Bu, çok sığ, yapay ve demokrasiden uzak bir anlayıştır. İki ay sonra 'Erdoğan perişan olacak' dediğimi de kimse söyleyemez. Öyle olsaydı, her yerde söylerdim bunu. Benim bakışımı doğru yansıtmayan bir yazıdır, yapay ve haksız değerlendirmedir" diye konuştu.
Genel Merkez'in açıklaması
Baykal'ın ardından açıklama yapan CHP İletişim Koordinatörü Baki Özilhan da, “Genel Başkan Deniz Baykal'ın 3 Kasım seçimlerinin ardından başbakanlığı öncesinde Recep Tayyip Erdoğan ile gizlice buluştuğu ve bir anlaşma yaptığı iddiasının gerçek dışı olduğunu” açıklamıştı.
Açıklamada "Genel Başkan Sayın Baykal'ın, Sayın Erdoğan başbakan olduktan sonra yaptığı görüşmede ise, Erdoğan başbakan olduğu için hukuki durumuyla, özel konumuna ilişkin bir görüşme yapılması zaten söz konusu olamaz. Çünkü, Erdoğan artık başbakandır" ifadeleri yer buldu.
CNN Türk
