KorsanhabeR
Editör
- Katılım
- 30 Eyl 2009
- Mesajlar
- 2,027
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0

İsviçre'deki 'minare krizi' bitiyor denirken, bu kez de 'mezarlık krizi' gündemde....
İsviçre'de yeni minare yapımına yasak getirilip getirilmeyeceğine karar vermek üzere yapılan referandumdan "yasak" çıkmıştı. Başta İslam Dünyası olmak üzere Vatikan dahil bir çok kesimden yasağa büyük tepki gelmişti.
Dün gelen bir haber ise "minare krizi" son buluyor izlenimi yaratmıştı. Bugün gelen haber işin tuzu biberi oldu.
"BU YASA ÇIKMAYACAK"
İsviçre'de bir çeşit senato görevini yapan Eyaletler Konseyi Başkanı Erika Forster-Vannini, Müslümanlara hitaben dün yaptığı açıklamada "Minarelerin yasaklandığı için çok üzgünüz. Hükümetimiz yanlış bir karar aldı. Size söz veriyorum: Bu yasa iptal edilecek. Hükümetimiz bu konu üzerinde çalışmaya başladı" ifadeleri kullanmıştı.
İşte bu sözler krizin aşılacağı izlenimi doğurmuştu. Bugün ise bir başka gelişme yaşandı. İsviçre Hristiyan Halk Partisi Başkanı Christophe Darbellay, krizi körüklemeyi sürdürüyor.
İsviçre'de yerel bir televizyona konuşan Darbellay, ülkedeki Yahudi mezarlıklarının yasaklanması konusunu referanduma götürüceklerini söyledi. Referandumla yeni yapılacak Yahudi ve Müslüman mezarlarının yasaklanması istenecek.
Irkçı lider ayrıca kamu kuruluşlarında çalışan Müslüman kadınların başörtüsü takmasının yasaklanmasını ve Müslüman mezarlarının da yasağa dahil edilmesini istediklerini belirtti. Bu adımla ırkçı lider Christophe Darbellay'in ülkede İslam karşıtlığını körükleyerek, sağcı seçmenin oylarını almayı planladığı belirtiliyor.
İsviçre'deki minare yasağına, Avrupa ülkelerinden tek destek, ısrarla Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıkan Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy'den geldi. Sarkozy, İsviçrelilerin ve Fransızların kimliklerini korumak istediklerini belirtti.
İMZA TOPLAMIŞLARDI
İsviçre'de sağ kanattaki İsviçre Halk Partisi ile Federal Demokratik Birlikten bir grup politikacı, referandum yapılması için yeterli imzayı toplamıştı.
İsviçre'de 300 binden f azla Müslüman yaşıyor. Müslümanların çoğunu Bosna, Kosova ve Türkiye'den gelenler oluşturuyor.
İsviçre'de içlerinde Cenevre ve Zürih'in bulunduğu kentlerde minareleri olan 4 cami bulunuyor.
FATİH AKIN'DAN PROTESTO
Yönetmen Fatih Akın, İsviçre'de minare yasaklayan referandum sonucundan dolayı bu ülkede gösterime girecek filminin galasına katılmayacağını açıkladı.
Akın, İsviçre basınına yazdığı açık mektupta, söz konusu referandumun hümanizm, hoşgörü, farklı köken, ırk ve dine mensup insanların uyumlu bir şekilde bir arada olmaları anlayışına uymadığını belirtti.
Minareleri "siyasal İslam"ın sembolü değil, sadece ibadethaneleri tamamlayan bir mimari olarak gören Müslüman bir anne ve babanın çocuğu olarak referandum sonucundan endişe duyduğunu ifade eden Akın, bu nedenle 16 Aralıkta yapılacak "Soul Kitchen" (Ruh mutfağı) filminin galasına katılmayacağını bildirdi.
Akın, "Ancak bu şekilde tepkimi dile getirebiliyorum. Elimden gelen başka bir şey yok" dedi.
"İNSAN HAKLARI OYLANAMAZ"
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, İsviçre'deki referanduma ilişkin, ''İnsan hakları konusunda referandum yapılamaz, yapılmamalıdır. Çünkü insan hakları doğuştan sahip olunan haklardır. Camilerin, minaresinin olması inanç ve vicdan özgürlüğüyle ilgili bir konudur'' dedi.
Üskül, ''İnsan hakları konusunda referandum yapılamaz, yapılmamalıdır. Çünkü insan hakları doğuştan sahip olunan haklardır. Camilerin, minaresinin olması inanç ve vicdan özgürlüğüyle ilgili bir konudur. İnanç ve vicdan özgürlüğü, herkesin istediği inanca sahip olması, ya da istemiyorsa herhangi bir inanca sahip olmamasıdır. Ama aynı zamanda bir inanca sahip olanların o inancın gerektirdiği ibadetleri yapma özgürlüğünü de içerir. İbadet birçok dini inançta o dinin öngördüğü mabetlerde yapılır. Bu bazıları için kilisedir, bazıları için camilerdir. Bu yapıların da ina nçların gereklerine göre inşa edilmesi, bu hakkın bir parçası olarak değerlendirilmelidir. Biz konuya böyle yaklaşıyoruz; insan hakkıdır, insan hakları referandumla tanınmaz, referandumla ortadan kaldırılamaz. Bunlar doğuştan kazanılan haklardır. Hukukun yapacağı sadece bu hakları tanımak ve güvence altına almaktır. Bu, Türkiye'de de İsviçre'de de başka herhangi bir ülkede de böyledir'' diye konuştu.
Zafer Üskül, uygun bir zamanda İsviçre'de inceleme yapmak üzere Alt Komisyon kurmayı düşündüklerini, bunun da muhtemelen yılbaşından sonra olacağını söyledi.
VATİKAN DA KARŞI ÇIKTI
İsviçre'de yeni minare yapımına yasak getirilip getirilmemesine ilişkin referandumda seçmenlerin yüzde 57.5'inin yasağa destek vermesi, İtalya ve Vatikan'da da kaygı yarattı.
Vatikan'a bağlı kurumlardan Papalık Göçmenlik Kurulu Başkanı Antonio Maria Veglio da İtalyan haber ajansı Ansa'ya yaptığı açıklamada, İsviçre'de yeni minare yapımının yasaklanmasını, "din özgürlüğüne ve göçmenlerin bütünleşme sürecine ciddi bir darbe" olarak niteledi.
Kardinal Veglio, "Vatikan da, İsviçre'deki Katolik piskoposlarla aynı doğrultuda bu gelişmeyi kaygıyla karşılamaktadır" ifadesini kullandı.
TALİHSİZ BİR GELİŞME
İKT Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu da referandumda seçmenin yüzde 57.5'inin yasağa destek vermesini "talihsiz bir gelişme" olarak nitelendirmişti.
İhsanoğlu, yaptığı açıklamada, bu gelişmenin İsviçre'nin imajını zedeleyeceğini belirterek, minare yasaklamanın din özgürlüğü ve insan haklarına aykırı olduğunu kaydetti.
ALMANYA'DA BENEKLİ MİNARE
Almanya'nın Hamburg kentinde bulunan ve 17 yıldır boyanmayan Merkez Camii'nin paslanan çelik minareleri bal peteği deseniyle boyanmıştı. Hamburglu Türk kökenli Alman sanatçı Boran Burchardt'ın yeşil-beyaz bal peteği desenleriyle süslediği 23'er metrelik iki minare, vinçlerle yerlerine monte edilmişti. ...