Ne DeRSeN De

chuckies

_-€X-_
Katılım
17 Ocak 2006
Mesajlar
3,610
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Adios Amigos...
Sensiz hiçbir zaman olmuyor gülüm.Sensiz benliğimden hiçbir şey anlayamıyorum.Lanet olası dünyada tek var oluş sebebim tek tesellim sensin şu anda.Beni.Uçurumun kenarından aldığın o günü hatırlıyor musun.Dün gibi aklımda.Gözlerim ekrana yapışmış senin yazdığın cevaplarla teselli buluyordum.Sonra seni bana bir şey çekti gözlerin evet gözlerindi seni bana çeken.Gecenin zifiri karanlığında eşsiz bir taşın ışıl ışıl renkleri ile parlamasını anımsatan gözlerindi beni benden alan. Ama zaman avuçlarımın arasından hızla akıp geçiyordu yavaş yavaş her şeyimi kaybediyordum.İşte yine saat gece yarısını geçti.Elimde yine içki.Yaşadığım lanet olası günlere boş duvarlara bakıp çaresizce ağladığım aşkımı haykırdığım günlere içiyorum.Aklımı kurcalayan soru işaretlerini gidermek için içiyorum.Çıktım dışarıya şimdi gökyüzüne bakıyorum bir elimde içki bir elimde kalem hııh yıldızlara bakıp ismini yazıyorum gökyüzüne.Oysa aramız bir köprü ile bağlı.Bir ucunda sen bir ucunda ben.Neydi acaba günahım neydi neden köprünün üzerinden ilerleyemiyordum.Yoksa yaşadığım aşkta güvenemediğim noktalar mı vardı.Düşünüyordum evet vardı.Aslında güvenememek değildi bu.Öncekilerin hepsi birer kahpeydi.Şerefimi onurumu ayaklarımın altına almışlardı.İnsanlara güvenimi kaybetmiştim.Tekrar birisine inanıp sırtımdan vurmasından korkuyordum Ama bu öyle olmayacak tüm benliğimle inanıyorum.Eğer bu da yani güvendiğim tek insan gülüm sırtımdan vurup giderse artık ne bedenimin ücra köşelerinde bir iz kalacak ne de ayaklarım lanet olası topraklara değecek.Çünkü bu hayattan ebediyen yok olacağım ardımda hiç iz bırakmadan.

Şimdi ne dersen de çek git de dilediğini de istesen de gidemem.Sakın ola yaşadıklarıma rüya de unut de deme ölümün sıcaklığını kurşunun kahpeliğini bedenimde hissetsem de aklımdan silemem.




Written By_chuckies
25.04.06
Gece Yarısı
 
Korkmuyorum

Benim sevgimin sende biraz olsun karşılığı yok mu?
Sözlerin çok mu derin? istediği kadar derin olsun içinden geldiği gibi ol yeter
İstediği kadar Yaralasın,kaçmıyorum saplasın sözlerin o acımasız hançeri bana
Ben zaten her şeyi göze alıp sevdim seni
Çok mu kötüyüm gerçekten kızıyormusun bana peki sen neden sevdin beni neydi beni sana çeken,
Sanki sen kulağıma bir şeyler fısıldıyorsun
'Seni ölüm bıktırır' diyorsun,
İnat değil mi?
Ölümden de korkmuyorum...
İnadına Seni Seviyorum Gülüm​


Written By_Chuckies
 
Yüreğine Sağlık Canım ;)..
 
Sana diycek KeLİMEM harikasın janım (.

Nereden bilecektin seni sevdiğimi
Hiç fısıldamadım ki kulaklarına aşkımı
Senin için
Günlerce gecelerce ağladım
Nereden bilecektin
Hiç silmedim ki yanında gözyaşlarımı..​
 
Herşeyinle Sev Beni

Biliyordum gülüm ben her şeyi biliyordum.Ama senin ağzından çıkan aşk sözcükleri bana tarifi olmayan mutluluk veriyordu her duyduğumda içimde fırtınalar kopuyor hayata tekrar tekrar bağlanıyordum.Onun için senden duymak istiyordum her defasında.Beni senin kadar seven olmamıştı ne de olsa bu inkar edilemez bir gerçekti.Aşkın iki kişilik olduğuna hiçbir zaman inanmazdım inandırdın beni.Peki sen..Sen nereden bilecektin bomboş sokaklarda bağıra bağıra adını sayıklayıp içtiğimi söyle nereden bilecektin.Nereden bilecektin söyle bana milletin bu çocuk deli mi yaa dediklerini.Neyse Şimdi sus.Gözlerini kapat.Her şeyinle sev beni.

Written By_chuckies
 
632816357431298006.jpg
 
Yalnız burda romantizm düellosu yaşanmış ben biraz geç kalmışım..

Sonuç

Esmer:2 Chuckies:3

:)
 
Terk Ediyorum

Ne kadar tuhaf değil mi yaşadıklarımız? İçimi acıtanda sendin.Delicesine sevdiğim uğruna her şeyi yapabileceğim gülüm de sendin.Uzaktan da olsa
Acımı dindirecek olan tek kişi sendin sen benim gülümdün..
"Ya öldür beni" diyorum şimdi sigaramdan son bir nefes daha çekip
Ya da git benden diyorum.Sonum olmadan git diyorum çaresizce.İçim kan ağlayarak git diyorum git…Ne kadar da gözümden kanlı yaşlar aksada git diyorum git...
İçi bulanık bir sevdanın ucunda
Seni kaybettim şimdi.
Aldırmadın aldırmalarıma hiç bir zaman
Bu gecede alevlerin içine attın beni.Gecelerin sessizliğine sattın beni.Yoksun yanımda
Kaybolmuş benliğimin sigaramın Küllerine basanlar bile utandı senin yaptığından.
İşte soluk bir ömrün son nefesini veriyorum şuan
Bende
Şimdi senin yaptığını yapıyorum
Terkediyorum.
Gülüm...

written By_chuckies
 
kardeşim kaçırmışım yüreğinize sağlık ikinizinde ;)
 
Evet Chuckies 4 Esmer 2..


Esmer uyuma yeniliyorsun.. Walla ben bu karşılıklı şiirleri ve sözleri ölene dek okuyabilirim çok süperler walla..
 
Kırıldım Aşka Ama Onun Haberi Yok


Biliyorum konuşacak bir şeyimiz kalmadı, paylaşacak hiç bir şeyimiz yok. Yine de yüreğimden gücümün yettiği yere kadar sana Sesleniyorum, seninle konuşuyorum... Bugün sana olan kırgınlığımı rafa kaldırdım, sevgimi aldım avuçlarımın arasına, ona sığınıyorum... Cümlelerimi kısalttım, kelimelerim buruk, gülüşlerim istenmeyen dudaklarımda...


Bir ihtimal gelişine sığındığımı fark ettiysem de, engel olamadım gurursuz ama umutlu hasretine... Bugün gönlümü hoş tutmak istiyorum, imkansız olan her rüyaya inanasım geliyor... Bir çocuk gibi isteklerimi bastıramıyorum...

Çalmayan telefonuma elime gidiyor, sana halen bende olduğunu ısrarla yazmaya çalışıyorum... Bende olan seni, hiç kırmadım, değiştirmedim ve hep korudum desem de, sendeki benin nasıl olduğunu, gülüp gülmediğini anlamsız bir sıkıntıyla merak ediyorum...


İçimdeki güzelliğine inanıp inanmamanı artık umursamıyorum! Üşüyorum, bu üşüme yalnızlığımdan geliyor ve sarıyor her tarafımı... Tutunabileceğim hiçbir güzellik yok, hatırlamaktan usanmayacağım anılarım dışında... Isınabilmek için onlara sarılıyorum... Anlamsız ve cevapsız sorular hınzırca sırıtıyor, ben görmemeye çalışıyorum...


Düşler uzak gibi görünüyordu ama yakındı...


Belki de görmeyi istemek gerekiyordu... Gözlerini aç desem kapatacaksın ama kapatma gözlerini! Kendime bir demet papatya aldım ama bakmadım falıma... Gözlerimi gelişlere verdim, gözlerimdeki hüzün bile seni özlemiş itiraf etti sonunda...

Düşüncelerim gururlu, hayallerim ve sevdam değil... Gelseydin, kendimi unutup sana koşacaktım, susturacaktım içimdeki isyanı, kavgaların ortasında bir güneş gibi doğup ısıtacaktım yüreğini, sevinçten ağlayacaktım bu defa, mutluyken hemen sarhoş olmuşum gibi, dokunacaktım, sarılacaktım. Ama gelmedin, gelemezdin belki de gelmeye de hiç niyetin yoktu aslında... Kendimi kandırdığımı anladığımda ağlıyordum...


Eskiden kimi şarkıların ne kadar anlamlı olduğunu düşünürken, şimdi ayrılığın ardından çalınan her şarkı umutsuzluğumu ve sevgimi anlatıyormuş gibi geliyor... Sevdiğim ne çok şarkı varmış, bunu senin gidişin gösterdi bana... Her şarkıda sen varsın, her yerde, her gördüğüm insanda, denizde, gecede, uykumda... Nasıl beceriyorsun her yerde olabilmeyi... Bu bir marifetse eğer, neden benim yanımda değilsin ki? Göz yaşlarım asilliğini yitiriyor ve yenik düşüyorum sevdana...


Gittin! Belki de hiç gelmemiştin ben, geldiğini sandım... Ayak uyduramadım yorgunluğuna... Dudaklarına düşlerindeki öpüşü konduramadım...


Kimi zaman bir çocuk oldum gülüşlerinde şımaran, kimi zaman bir adam; dokunuşlarında kendini bulan...

Ama! En çok da imkânsızın oldum...


Her gelişimde bir kez daha gönderdiğin oldum... İnanamadığın, Yenemediğin, üzerinden atlayamadığın korkuların oldum...


Ağladığın, bağırdığın ya da sustuğun isyanın oldum, sessizce boşalan göz yaşların, birikmişliğin oldum...


Yüreğindeki kadın ben olmak isterken yüreğine sığınan ve tozlanacak olan bir anı oldum... Hak etmediklerin, artık yeter dediklerin ve her şeyin olmak isterken belki de hiçbir şeyin oldum...


Söylesene ben gerçekten senin neyin oldum? Sesin hep uzakları çağırıyordu, ben üstüme alındım, sana geldim... Bilseydim, bana ait olmayan bir seslenişi sahiplenir miydim?

Şimdi bir mevsimlik aşk kaldı avuçlarımda sadece bir mevsim yaşanan ama bir ömür gibi gelen aşk... Kalbime henüz söyleyemedim gittiğini, öğrenirse onun da acı çekmesinden korkuyorum... Seni halen benimle biliyor ve seviyor ama ben kalbime ilk defa yalan söylüyorum...

Gittin! Sevdamın yokluğuna alışabilirim belki ama sesinin uzak yolların sonunda olması acıtıyor içimi...


Suskunluğun en büyük silahındı, suskunluğunla vurdun beni asıl acı olan, canımı acıtan unutulmak...


"Söylesene unutulmak kime yakışıyor?
Unutan sen olsan da sana bile yakışmıyor... "



Merak etme, üstüne giydirmedim bu duyguyu, unutulmayan olmak sende daha güzel duruyor...


Görüyorsun işte, aşk'a ve sana ihanet etmiyorum benim kırgınlığım aşk'a...


Sen üstüne alındın...
 
Biliyorum hatalıydım.Sensiz geçen dakikalarım bana hançer gibi saplanıyordu ağır ağır yavaş yavaş.Ama herşeye rağmen Gitmeye kararlıydım gidecektim bu defa.Planımı hazırlamıştım.Aniden yok olacaktım.Karanlık sokaklarda ağır ağır yürüyordum.Kendime göre veda da etmiştim sana.Elime soğuk bıçağı alıp yüreğime tam saplarken o sıcak gülüşün gözlerin aklıma geldi gülüm yapamadım anlıyor musun yapamadım…yapamadım.Saplayamadım lanet olası hançeri kalbime.Ölmek kolaydı benim için ama kan gibi aklımdaydın.Gözlerin gözlerimin önünden film şeridi gibi geçiyor sanki yapma diyordu.Beni nasıl bırakırsın yalnız başıma der gibiydi o ışıl ışıl gözlerin.Sonuçta yenilmiştim gözlerine yine yapamamıştım.Ama sen nereden bilecektin gülüm ilk defa yenildiğime bu kadar mutluydum…​
 
Sarildik birbirimize. Hiç ayrilmamacasina. Çok içten oldu bu sefer. Nedendir bilinmez ama ben de çok duygulandim bu kucak sirasinda. Aglamaya basladim. Bir çocuk gibi, salya sümük agladim senin omuzlarinda. Son kez oldugunu bile bile agladim. Sonra bir islaklik degdi tenime. Ilik bir islaklik. Gözyasi. O zaman anladim ki sen de agliyorsun. Senin de agladigini anlayinca düsünmeye basladim. Niçin agladigini merak ettim. Sen istememis miydin ayriligi? Sen degil miydin benim içimden bir parçayi alip götürmek isteyen ve sen degil miydin hep terkeden? Her zaman cevapsiz sorularima yanit buldugum yer olan yerdeydim. Yani senin koynunda. Ama bu sefer birbirimize siki sikiya sarilmamiza ragmen bulamadim yanitlari. Bir damla düstü kolumun üzerine. Niçin agliyorsun? Niçin? Yoksa beni gerçekten seviyor musun? Gerçek sevgi. Hiç bulamayacagim sandigim seyi verdin sen bana ya da ben öyle sandim. Gerçekten gerçek sevgi miydi verdigin yoksa digerlerinin yaptigi gibi mecburi bir rol mü? Herkesin degismeli olarak ayni rolü oynayacagi hayat oyununda oldugumuzu biliyorum. Ama yine de ögrenmek istiyorum. Yine de ögrenmek, anlamak. Bir damla daha düstü. Ve bu sefer yüregim ciz etti. Damlalar sanki agaçtan solmus yapraklarin düsmesi gibi geldi bana. Ya bir gün agaçta yaprak biterse. Ya bir daha aglamazsak. Nasil yasanir ki o zaman. Nasil sever insan karsisindakini ve nasil gösterir aglamazsa sevgisini? Gösteremez. Karsindaki için bir ömür boyu aglamalisin gerçekten seviyorsan. Seni seviyorumlara ihtiyaç yoktur. Çünkü zaten seversin. Baska bir damla daha düsünce ayriligi anladim sonunda. Niçin bu halde oldugumuzu ve niçin birbirimize sarili vaziyette olup birbirimizi anlamadigimizi anladim? Demek ki ayrilik böyle birsey. Önce soyut olarak basliyor, daha sonra bedenimizi esir aliyor. Demek ayrilacagiz ve bir daha görüsmeyecegiz. Yazik olacak bana, sana ve benim toz pembe bile diyemeyecegim hayallerime. Bir damla daha düsse diye o kadar çok dua ettim ki su on saniyelik zaman diliminde ben bile sayisini unuttum. Üç damlada bitti hersey. Birbirimizden ayrildik. Yüzyüze bakamadik bile. Sadece ben sana hosçakal dedim. Hosçakal.
Sen gidince etrafima baktim bizi izleyen var mi diye? Ve kolumdaki üç damladan baska birseyin bize tanik olmaya yanasmadigini aciyla gördüm. Senden bana sadece o üç damla kaldi.
 
Sen sen sen nereden bilecektin ki benim sensiz geçmek bilmeyen gecelerimde yastığıma sarılıp hüngür hüngür ağladığımı.Yastığımın dili olsaydı anlatırdı sana sensiz gecelerimde neler yaptığımı seni ne kadar sevdiğimi gülüm.Ağlamak kimilerine göre çaresizlikti kimilerine göre zavallılıktı.Evet ben çaresizim yokluğunun karşısında çaresizim elimden bir şey gelmiyor.Yalvarışlarım çırpınışlarım ağlamalarım seni bana getirmiyor.Anladın mı getirmiyor gülüm.Sen yaptıklarımın uzaktan da olsa söylediğim Yüreğimim taa derinliklerinden içimden gelen safça duru aşk sözcüklerini hep rol sandın.İnanmadın bana.Oysa sana hiç yalan söylemedim tek sen vardın hayatımda bundan sonra da tek sen olacaksın.Evet bu sondu gülüm bundan sonra hep yanındayım eskisi gibi sadece seninim.Sakın bir şey söyleme Gülüm şimdi sus.Sakın konuşma dudaklarının arasından kelimeler dökülmesin hançer gibi.Gözlerini kapa elini eşi olmayan yüreğine koy ben yanındayım her şeyinle sev beni.Doyasıya sev
 
6-4 oldu =)) Saka bi yana Ellerinize Saglık... ;)
 
Hani bugün bana el sallayarak güle güle demiştin ya .işte o andan sonra yaşamadığım şehrin dağlarını seyrettim durdum..Ve bu kış gününün uğultulu rüzgar sesini dinledim, öylesine sessiz, öylesine senli.. Dağların arasından seni hissedebilmek bu olsa gerek...Sanki o azametli ve görkemli dağların arasında sen vardın....Ama sen, sana ulaşamadığım benden uzak yerlerdesin...Bense dağlarla bütünleşmiş bir halde seni benden saklayan dağların arkasındayım güzelim. Biliyorum bir yerlerden bana doğru akıyorsun... Aktığın yerde bensizlik, hasretlik ve korkular var ...Buraları bırakıp sana doğru gelesim geliyor. Kendimi sana sürüklemek geliyor içimden.. Biliyorum sen bilmediğim uzaklardasın...Seslensem sana sesime cevap vereceksin, yüreğimi sıcacık sen edeceksin...Ama korkuyorum bitanem...Korkumun adı yok, dili yok... Ya sevginin... Önemli olanda sevgiyi hissetmek degilmidir... Karşılıksızca, çıkarsızca, umarsızca... Gem vurmadan yüreğinle bütünleşmek değilmidir....şartsızca kabul etmek değilmidir....Eh be bitanem, sen benden uzaklıgın eşiğinde...Saklandıgın yer uçsuz Bucaksız gurbet diyarının kolları...Bırak beni geçit vermeyen dağlar desem..Dağlar bırakmaz....Amansızca esen rüzgarlar al beni götür desem, götürmez..Ulaşamadığım uzaklardaki sen..Sana desem, bırak beni sana geleyim.... Gönlün ne der bana, yüreğinin sesine bir kulak ver, tanımadığım, bilmediğim uzaklardaki sen
 
Seni seviyordum. Ve senin bundan haberin yoktu.bakabiliyordum gözlerine, sımsıcaktı ...sana tam dokunacakken kayboluyordun...sanki bir rüyaydın. Ama değildin.. nefesini ta içimde hissedebiliyordum….kayboluyordum avuçlarında

Sana her dokunuşumda başka bir kente
gidiyordum sanki …kalbimin her çarpışında bir uçuruma sürüklendiğimi biliyordum.seni yine seviyordum.bedenimin ,ruhumun her zerresinde sıcaklığını ve kanıma usul usul girdiğini de…..

Öyle masum,.öyle kırılgan ve öyle ürkektin ki sana bakmaya kıyamıyordum. Ve Gördüğüm rüyanın gerçek olduğuna .
Çünkü seni hep hayal etmiştim saatlerce,günlerce.bazen dalından koparılan bir yaprak gibi sallanışını gördüm…bir kardelen çiçeği gibi yalnızlığını ve kırılganlığını gördüm.seninle kırıldım ve senin yalnızlığını paylaşmak istedim.

Seni bazen kocaman denizde çırpınan bir sandal gibi düşünürdüm.en yakın limana sığınmak ister gibiydin…bazen dalgalarla boğuşurdun bazen de kendinle ve ben hep kendimden şüphelenirdim.en yakın liman ben olmalı mıyım acaba

Seni çölde giderken sımsıcak güneşte karşıma çıkan bir su gibi düşlerdim.öyle berrak ve öyle temizdin ki içmeye doyamadım…..ama bu su beni boğar mı diye kendime sormadım desem yalan olur bazen bir uçurumun gülüydün.dikenlerin batsa da olurdu yaralansam da alışıktım bu duyguya dayanırdım…..

Seni bazen küçük bir ceylana benzetirdim..öyle ürkektin ki ,,karşımda titreyen bedenini nede her an ağlamaya hazır gözlerini hiç unutamadım.ve daha da acısı sana yüreğimdeki sevgiyi aktaramadım.

Ben sana hep kış güneşinde arada bir çıkan sıcacık güneş gibi göründüm…bazen göründüm ..bazen de hiç çıkmadım…..sen hep çıksın beni ısıtsın diyordun…ama bulutlar vardı gökyüzü karanlığa boğulurdu….

Bu bir kaderdi …ve doğanın kanununu değiştirmeye gücümüz yetmedi…
 
Aramızda bir köprü vardı sadece.Seni bana beni sana bağlamaya yardımcı olan bir köprü.Yürüyorduk seninle ikimiz köprünün üzerinde sen bir ucunda ben bir ucunda.Ya da ben yürüdüğümüzü zannediyordum.Biliyordum bir gün o sonu olmayan köprünün bir yerinde seninle karşılaşacaktık.Bitmek bilmeyen hasretimizi dudaklarımın dudaklarına usulca değeceği o gün bitirecektik.Bu kaçışı olmayan inandığım tek gerçekti.Bütün gücümle sana doğru koşuyordum.Birden aslında senin koşmadığını fark ettim karşı uçtan meğer hep sen benim yanımdaymışsın hep içimdeymişsin.Aramızda seninle hiç uzun bitmek bilmeyen yollar yok muş ki zaten sen benimle birlikte var olmuşsun benimle birlikte ölecekmişsin.Sen bana ben sana gönderilmiştik bilmeliydin bu hayatta bir gün bulacaktık birbirimizi doyasıya yaşayacaktık aşkımızı.İçimizdeki ateşi birbirimizle söndürecektik.Saçların soğuk bedenimde salınacaktı asice...
 
Yaşamak varken yaşamamış olmak,sevmek varken sevgiyi çok uzak dağ sırtlarına gömmek...unutmak varken herşeyi hücrelerine varana dek hatırlamak...bağıra bağıra konuşmak varken sessizliğin içinde aramak nedenlerini....

Zaman ne zaman benim yönüme doğru çevirecek saatteki yelkovanları...yada ben ne zaman haykıracağım bütün gerçekleri tanıdığım bütün insanlara...sanırım çok zor olacak inandığım gerçekleri bir anda değiştirmek....



Aşk geliyor aklıma sonra sen geliyorsun nedensizce..kapılıp gitmek diyorum çok uzak diyarlara...bilmediğim köy kahvelerinde çaylarımızı yudumlamak sabahın en güzel hallerinde..sonra özgürce devam etmek ormanın derinliklerine...görmediğim güzelliklerde seninle birlikte senin güzelliğinle yaşamak.akşamın o dayanılmaz hafifliğinde uzanıp nehrin eşsiz melodilerini duymak sessizce...gece olunca seninle başlamak sabah yolculuğuna ve yolculuğun sonunu seninle tamamlamak....yani hep sen olmak....


Sen ne zaman ben olacaksın?ne zaman gelip alacaksın beni bu karanlık şehrin caddelerinden....o yolculuklara hangi saatlerde çıkacağız?ne zaman unutacağız geçen bütün zamanları....bu kadarmı imkansız herşey...yada bizlermi imkansısız....yada sen diye birşey yokmu?ben bir hikayemi yazdım yine sevdaya dair...


Eğer bir gün gelecek olursan hani beni özlersen akşamın en güzel saatlerinde, vazgeçme olurmu!...sakında bırakma dönüş yolculuğuna çıktığında....beraberliğin en güzel tanımı yapalım birlikte sevgiyi...


Peki biliyormusun neredeyim....yüreğinin götürdüğü yerde....


Gel olurmu?...
 
Geri
Üst