Türk'e Sövün,Türklüğe Sövün!

Börteçine9

New member
Katılım
11 Nis 2007
Mesajlar
2,162
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
KIZILELMA!!
Kim bu Elif Şafak? Neler yazmış? Türklük için neler demiş? Uğruna Avrupa Birliği gözlemcilerinin, Batılı komiserlerin mahkemelerimize doluşup fikir özgürlüğü dersi verdiği bu kadın neler yazmış?

Önce Elif Şafak'ın Baba ve *** adlı kitabında yazdıklarından birkaç kesit aktarayım sizlere:


"Toprağımızdan kovulduk, eşyalarımızdan olduk, hayvan muamelesi gördük, koyun gibi kesildik. Doğru düzgün haysiyetli bir ölüm bile esirgendi bizden."

"Silah arama bahanesiyle Ermeniler'in evlerine girip sonra da yağmalıyorlar… Sıradan Türklerle ne konuşacaksın, eğitim görmüşler bile ya milliyetçi ya cahil..."

"1909 Adana katliamlarından ya da 1915 tehcirinden.. Bunlar sana bir şey hatırlattı mı? Ermeni soykırımı diye bir şey duydun mu? Erkek bırakmıyorlar ortada..."

"Ayaş'ta sağ kalan olmamış. Çankırı'ya ***ürülenler de peyder pey öldürülmüşler. Sopalarla, balta saplarıyla dövülmüşler. Bazıları açlıktan ölmüş,bazıları da öldürülmüş."

"Orada yerleşik milyonlarca Ermeni'ye ne oldu peki? Asimile edildiler! Eridiler! Yetim bırakıldılar. Sürüldüler. Mal mülklerinden oldular. Türkler'di 1915'te bunları yapanlar."

"Sen kalk gel Orta Asya'dan, dal dostoğru Anadolu'nun bağrına... Bütün akrabalarını 1915'te kasap Türklerin ellerinde kaybetmiş soykırımzede bir sülalenin torunuyum."

Elif Şafak'ın bütün bu hakaret dolu sözleri Türkler için. Ona göre "Türkler, Ermenilerin evlerini basıp yağmaladılar, sopalarla balta saplarıyla dövdüler, aç bırakıp öldürdüler, asimile ettiler, yetim bıraktılar, mallarını mülklerini ellerinden aldılar, soykırım uyguladılar; Türkler tam bir kasap!"


Değil sadece bir Türk'ün, bir insanın bile tüylerini diken diken eden iftiralar bunlar.

Türklerin soykırım yaptığı safsatasını Meclis'lerinde gündeme getiren ülkeler bile böylesine ağır hakaretlerde bulunmadılar. Türklere kasap demediler.

Ama Şafak'ın kitabında kasap da olduk, katil de..

Bu sözleri sarfeden ve Türklere açıkça hakaret eden bir kişinin yaptığı hakaretlerin hesabını mahkeme önünde vermesinden doğal ne olabilir.

TCK'nın 301. maddesinde şöyle deniliyor:

"Türklüğü alenen aşağılayan kişi 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır."
Elif Şafak bu maddeden yargılanmak üzere hakim önüne çıktı.
Ama tıpkı "Türkler 1 milyon Ermeniyi ve 30 bin Kürdü öldürdü" diyen Orhan Pamuk gibi, tıpkı "Türkün pis kanı!" ifadesini kullanan Hırant Dink gibi birden bire Batının büyük desteğini aldı.

Adeta bütün dünya ayağa kalktı. Mahkeme abluka altına alındı. Elif Şafak'ın etrafında büyük bir sevgi seli oluşturuldu. Hatta beni en çok şok eden şey ise, Başbakan Erdoğan'ın mahkemenin kararından önce "Baba ve ***"in yazarını arayıp moral vermesi oldu. Basına yansıyan haberlere göre Başbakan, Elif Şafak'ı aramış ve basına da "Kendisini aradım, konuyla ilgili sürece yönelik düşüncelerimi kendisiyle paylaştım" demiş.

Bu ülkenim Başbakanı, Başbakanlık yaptığı ülkenin halkına "kasap" diyen bir yazarı arıyorsa bu aramanın sebebinin, "Elif misin nesin! Haddini bil! Türkler ne kasaptır, ne soykırımcı. Sen benim atalarıma küfredemezsin" şeklinde okkalı bir çıkış olmalıydı diye düşündüm.

Ama yanılmışım. Başbakan moral vermek ve süreç hakkında bilgi vermek için aramış. Zaten süreç şimdiden başladı ve 301. maddenin kalkması için AKP kolları çoktan sıvadı, devamını getirmeye çalışıyor.

Zaten mahkeme de beraat kararı verince Başbakan'ın açıklaması "Bu beraati memnuniyetle karşılıyorum" oldu.

Türk tarihine kasap diyen bir yazarın beraatinden memnuniyet duyan bir hükümetin, bir çok ülkede birbiri ardına gündeme gelen soykırım yasaları konusunda Türkiye'nin tezini savunacağına inanıyor musunuz?

AB yolunun Türkiye'ye getirdiği en büyük kazanç "kendi tarihlerine küfretme özgürlüğüne kavuşacak" olanlara büyük bir imkan tanıması oluyor.

Muharrem Bayraktar
 
madem öle düşünüo onada sıra gelir elbet... sonra arkasına binlerce kişi dizilir hepimiz elifiz derler aynı tas aynı hamam...bence bu kişiyi direk sınır dışı etmeli bu kişiler TÜRK kiliği tasımamalı...
 
acaba hersey bizze solendigi giibimi pki bz ermeni oldurmedk mi hc hep biz mi masumuz :S:S
 
Böyle ab yalakası hükümet olduktan sonra bu kadın gibi soysuzlar çok at koşturur bu

memlekette.... Şehitlerimizin kemikleri sızlıyor böle şerefsizler yüzünden...
 
milyonlarca kürt milyonlarca ermeni milyonlarca bilmem ne vardı da töbe töbe bu 70 milyon türk (itiraz edenler olabilir :D bende onlar gibi düşündüm ama bölücülük yapmak istemedim.) nereden türedi yahu :D:D
 
arkadaşlar bir fikrim var bilmem katılırmısınız. yapmadığımı bir katliam için bu kadar suçlanıyoruz vs.vs. gelin birlik olalım bütün ermenileri ve kürtleri yer yüzünden temizleyelim onlarda kurtulsun bizde nasıl olsa suçlanıyoruz bari gerçekten temizleyelimde gerçekten suçlanalım. bence bölesi daha güzel olur düşünsenize dünyada ermeni ve kürt yok. süper ya :) söylemesi bile ayrı bir zevk veriyor.
 
arkadaşlar bir fikrim var bilmem katılırmısınız. yapmadığımı bir katliam için bu kadar suçlanıyoruz vs.vs. gelin birlik olalım bütün ermenileri ve kürtleri yer yüzünden temizleyelim onlarda kurtulsun bizde nasıl olsa suçlanıyoruz bari gerçekten temizleyelimde gerçekten suçlanalım. bence bölesi daha güzel olur düşünsenize dünyada ermeni ve kürt yok. süper ya :) söylemesi bile ayrı bir zevk veriyor.

Arkadaş saçmalamışsın gibime geldi .
 
acaba hersey bizze solendigi giibimi pki bz ermeni oldurmedk mi hc hep biz mi masumuz :S:S

Elleri bir ağaca arkadan bağlanan hamile bir kadının başına dikilmiş olan
iki Ermeni yazı tura atıyordu. Bu kanlı kumarı yaklaşık 100 yıl önce
Anadolu toprağında Kars'ta Ağrı'da Van'da Erzurum'da da ataları oynamıştı.
Onlardan duymuşlardı.
Karnı burnunda çaresiz bir Azeri kadının doğumu oldukça yakın
görünüyordu. Çaresiz kadın bir hazan yaprağı gibi titriyordu. Elbiseleri
yırtık, ayakları çıplaktı... Ermenilerin uzun boylu olanı elindeki AK-47
model Rus yapımı otomatik tüfeğinin namlusuna monte edilen seyyar
kasaturayı çıkartırken, diğeri elindeki demir parayı havaya attı:
-Akçik, manç?.. (Kız mı, oğlan mı?)
-Akçik... (Kız)
Bu cevap üzerine 'oğlan' diyerek bahse giren Ermeni, elindeki kasatura ile
hamile kadının karnını bir hamlede yarıp çocuğu çıkarttı. Kan bürülü
gözleri bebeğin kasıklarına kilitlendi.
-Tun şahetsar, ınger... (Sen kazandın, yoldaş)
-Yes şahetsapayts ays bubrikı inç bes bidigişdana... (Ben kazandım ama bu
bebek nasıl beslenecek?)
-Mayrigı bedge gişdatsine. (Annesi besleyecek elbette)
Bunun üzerine daha kısa boylu olan Ermeni, bir hamlede kasaturaya
geçirdiği bebeği annesinin göğsüne yapıştırdı:
-Mayrig yerahayin zizdur. (Çocuğa meme ver)
Aynı dakikalarda Hocalı'nın başka bir semtinde tek kale futbol maçı
hazırlığı vardı. İki ke*** Azeri kadın başını kale direği yapmışlar, top
arayışına girmişlerdi. Başı tıraşlı bir çocuk bulup getirdiklerinde ise
Ermeni çeteci sevinçle bağırdı:
-Asixn ma/, çimi yev bızdıge, aveg gındırnadabidi. Gıdıresek... (Bu hem
saçsız hem de küçük, iyi yuvarlanır. Kopartın...)
Aynı anda çocuğun gövdesi bir tarafa, başı da orta yere
düşmüştü...Ermeniler zafer naraları atarak, kanlı postalları ile ke***
çocuk başına vurarak kanlı bir kaleye gol atmaya çalışıyordu.
Bu iki olay Hocalı'da bundan çok değil yalnızca 14 yıl önce yaşandı. Her
iki olay da ermeni çetecilerin katliamlarına bizzat şahit olan görgü
tanıklarının anlatımlarıdır. Ne yazık ki 26 Şubat 1992 günü binlerce Azeri
türlü yöntemlerle vahşice katledilmiştir

gözlerinizden öper Selamet dilerimm..
 
Çok doğru söylüyorsun arkadaşım ülkücüler tutturmuş türk türk diye gerçekleri göremiyorlar.

Ülkücülerin davası bu kardeş TÜRKLÜK gururunu, şuurunu ve İslam Ahlakını yaymak, Yüce bir millet olduğumuzdandırki bizden gayrısı üzerimize oyunlar oynuyor, ama hepsinin oyunları başlarına dönüyor.. Sen TÜRK olmayabilirsin ama ama bu BAYRAK karşısında diz çöküp eğilmek zorundasın, saygı duymak zorundasın... yapmassam ne olur diye sorma, arkaşımızın biri no comment demiş ya işte onun altında yatanları bir bir duyarsın görürsün ve yaşarsın, selametle.....
 
Ermeni gazeteci Daud Kheyriyan'ın, 'For the Sake of Cross' (Haç Hatırı İçin) adlı kitabından s.62-63:

"...Görevli Ermeni grup, .. 100 Azeri ölüsünü getirip yığdı. Son kamyonda 10 yaşında bir kız çocuğu gördüm. Başından ve elinden yaralıydı. Yüzü morarmıştı. Soğuğa, açlığa ve yaralarına rağmen hâlâ yaşıyordu. Çok az nefes alabiliyordu. Gözlerini ölüm korkusu sarmıştı. O sırada Tigranyan isimli bir asker onu tuttuğu gibi öteki cesetlerin üstüne fırlattı. Sonra tüm cesetleri yaktılar. Bana sanki yanmakta olan ölü bedenler arasından bir çığlık işittim gibi geldi. Yapabileceğim bir şey yoktu. Ben Şuşa'ya döndüm. Onlar Haç'ın hatırı için savaşa devam ettiler."
 
Geri
Üst