Umursadigim insanlara ( Alıntı )

Barbazula

Today I repay my dept
Katılım
5 Ağu 2005
Mesajlar
1,429
Reaction score
0
Puanları
0
Michael herkesin imrendigi biriydi. Her zaman
neseliydi ve çevresine hep
olumlu seyler söylerdi. Birisi ona nasil oldugunu
sordugunda: 'Daha iyi
olamazdim' diye yanitlardi. Dogal bir motivatördü.
Eger çalisanlardan
birisi isyerinde kötü bir gün geçirmisse, Michael,
ona, durumun olumlu
taraflarina bakmasini söylerdi.
Michael'in bu tarzi beni çok meraklandirdi, ve bir
gün Michael'a gidip
sordum; 'Anlamiyorum! Her zaman nasil bu kadar
pozitif biri olabiliyorsun?
Bunu nasil yapiyorsun?

Michael yanitladi:'Her sabah kalktigimda kendime
diyorum ki: 'Bu gün iki
seçenegin var: ya iyi bir ruh halinde olabilirsin ya
da kötü bir ruh
halinde, seçimini yap. Ben de iyi bir ruh halinde
olmayi tercih ediyorum.
Kötü bir sey oldugunda, ya kendimi kurban olarak
görebilirim ya da bu
durumdan bir sey ögrenebilirim. Ben de bir sey
ögrenmeyi tercih ediyorum.
Ne zaman birisi bana derdini anlatsa, onu sadece
dinleyebilir, ya da
hayatin olumlu taraflarini gösterebilirim. Ben de
ikincisini tercih
ediyorum.
Itiraz ettim:'Hayir bu kadar da basit degil'. 'Evet
bu kadar basit',
Michael yanitladi ve devam etti: 'Yasam
seçeneklerden ibarettir. Gereksiz
ayrintilari bir kenara biraktiginda her durumun bir
seçenek oldugunu
görürsün. Olaylara nasil tepki verecegini sen
seçersin. Insanlarin senin
ruh halini nasil etkileyecegini kendin seçersin.
Nasil bir ruh hali içinde
olacagini kendin seçersin. Hayatini nasil
yasayacagin da senin seçimine
baglidir'.
Michael'in söyledikleri üzerinde uzun uzun düsündüm.
Bir süre sonra kendi
isime baslamak için isyerinden ayrildim.
Birbirimizle temasi kaybettik,
fakat hayat hakkinda bir seçim yapacagim sirada onu ve hayata bakis
seklini düsündüm. Bir kaç yil sonra, Michael'in
ciddi bir is kazasi
geçirdigini duydum. 18 saatlik bir ameliyat ve
yogun bakimdan sonra,
Michael sirtina yerlestirilmis demir çubuklarla
hastaneden taburcu
edilmisti. Kazadan 6 ay sonra Michael'i gördüm.
Kendini nasil hissettigini sordugumda, 'daha iyi
olamazdim, yara izlerimi
görmek ister miydin?' diye sakayla karisik
yanitladi. Teklifini reddettim,
ama kaza esnasinda beyninden neler geçtigini
kendisine sordum. Michael
yanitladi 'Ilk aklima gelen sey yeni dogacak kizimin
sagligi oldu. Yerde
yatarken iki seçenegim oldugunu düsündüm. Ya
yasayacaktim, ya da ölecek.
Ben yasamayi tercih ettim'. 'Korkmadin mi?
Bilincini kaybetmedin mi?'
diye sordum.
Michael yanitladi:'ilkyardim görevlileri bana
sürekli düzelecegimi
söylediler. Fakat hastaneye getirildigimde,
doktorlarin hemsirelerin
yüzlerindeki ifadeyi görünce gerçekten korktum.
Gözleri adeta benim
öldügümü haykiriyordu. O anda bir seyler yapmam
gerektigini anladim'. 'Ne
yaptin?' diye sordum. Michael yanitladi: 'iri
cüsseli bir bayan hemsire
bana sürekli sorular soruyordu. Benim herhangi bir
seye karsi alerjik olup
olmadigi mi sordu. 'Evet, yerçekimine karsi alerjim
var' diye bagirdim.
Gülüsmeleri üzerine onlara dedim ki; ben yasamayi
seçiyorum. Beni ölü biri
gibi degil canli birisi gibi ameliyat edin!'.
Michael hem doktorlarinin
yetenegi, hem de inanilmaz tavri sayesinde yasamayi
basardi. Her gün
hayati dolu dolu yasamak için seçme hakkimiz
oldugunu ondan ögrendim.
Yasama olan tavir ve bakis açimiz her seydir. 'Bu
nedenle yarin için
üzülmeyin, birakin yarin kendisi için üzülsün. Her
geçen günün kendine
yetecek kadar derdi vardir'.
Kaldi ki, bugün, dün kaygilandiginiz yarindir.
(alıntıdır..)
 
benim yakındığım derteri çocuk hemen halletmiş. gerçekten beni etkileyen yazı olmuş
 
Geri
Üst