Konuyu watchful açmış olduğu için baktım. Başlık, belki benim anladığım şekilde değil de, mecazi bir bütünlük içinde kullanılmıştır ve farklı bir çalışmaya işaret ediyor olabilir diye hüsn-ü zan ettim. Beni yanıltan da bu oldu. İlk bir kaç resim dışında diğerlerine hiç bakamadım bile.
Fahişeliği, zevk için yapanlara bir sözüm yok. Zaten onlar için bir çözüm yolu da yok. Sorun sadece manevi eksikliktir. Ben bir çoğunun din-diyanet namına hiçbirşey bilmediklerini düşünüyorum. Ama ihtiyaç sahibi olduğundan, bütün imkanları denemiş olmasına rağmen iş bulamamış olmasından ve en son çare olarak bu yola baş vurup para karşılığı insanlarla yatanlar için, onlara bir şekilde sahip çıkılıp, yaşantılarından gerçekten muzdarip iseler, onların bu durumunu tersine çevirecek mekanizmaların devreye sokulmasından yanayım. Tam bu noktada "fahişelik biterse, ihtiyacı gelen erkeği nasıl zaptedeceksiniz, meydanlarda insanlara saldırmazlar mı" diye geçmiş tartışmalarda zırvalayanlara eskilerden Urfa Belediye Başkanı' nın sözünü takdim ederim. 1990' lı yıllardı, tam hatırlamıyorum. Genelevlerin kapanması gerektiğini savunan Urfa Belediye Başkanı Halil Çelik, açık kalması gerektiğini savunan Fatma Girik' e "peki madem öyle, o kadınların yerine siz sermaye olur musunuz" diye sorup taşı gediğine koymuştu, helal olsun...
Davulun sesi uzaktan hoş gelir. O kadınların halini hiçbirimiz anlayamayız, kimse kendini yormasın. O...pu diye aşağılamadan önce herkes ailesindeki kadınların kızların geleceğini bi düşünsün. Lanet olsun fahişelik mesleğini meşru tutup, ona zemin hazırlayan sisteme ve o sistemi idame ettirenlere.
Size bir soru;
--- Para karşılığı ilişkinin devletçe yasaklandığı, ama halkın çoğunun gizlice bu işi yaptıkları bir ülkede mi yaşamak istersiniz? yoksa
--- Para karşılığı ilişkinin devletçe serbest olduğu, ama hiç kimsenin bu işi yapmadığı bir ülkede mi yaşamak istersiniz?
Sizi bilmem, benim tercihim ilk seçenek.