Atatürk ve Din

Atatürk'ün ne dediğini aç da oku bakalım. Biz Atatürk'ün dediklerini şu kadar bu kadar almıyoruz. Tekke ve Zaviyeleri neden kapattı Atatürk madem demokratik bir ülkeyiz herkes dini yaşasın tekkesinde zaviyesinde değil mi? Hilafeti neden kaldırdı? Neden Diyanet İşleri Başkanını Halife İlan etmedi? Neden sarıkları cüppeleri çıkarttırdı çok demokratik bir ortam var ya?

Kardeşim Atatürk Devrimleri 80 yılda tamamlanamamıştır. Tamamlanıncaya kadar da Devrim Yasaları devam edecektir. Yoksa 80 yıl geçmesine rağmen Menemendeki Cahil kafalar hala ortalarda gezmektedir. Kana susamış radikal islamcılar aynı Kubilay'ı şehit edenler gibi Sivas'da insanları diri yakmış, Hizbullah'ın hücre evlerinde insanları diri diri gömmüştür.

Şimdi İskandinav ülkesinde yaşıyormuş gibi demokrasi tanımı yapma bana. Çocuk mu kandırıyorsun sen? Biz Demokrasiyi Türk usulü ve Atatürk usulü yaşıyoruz. Amerika'da sadece 2 parti var çok partilil hayat yok, İngiltere'de lordlar kamarası ve Kraliçe gibi soylular var. Şimdi sen Amerika'nın ve İngiltere'nin demokratik olmadığını iddia edebilir misin? Türkiye'de de Amerika ve İngiltere gibi Demokratik Kültür halka yerleşene kadar yani Atatürk Devrimleri tamamlanana kadar bu kısıtlamalar ve Rejimin kendini koruma çabası devam edecektir.

Yüksek Öğrenim Kurumu Başkanının yasaları delmeyi düşündüğü bir ülkede iskandinav demokrasisi uygularsanız 5 senede İran olursunuz. Öyle Ateistlere bilmem ne yapıyorsa başı kapalılar da yapacak diyemezsin. Sen bir insanın suratına bakınca Ateist olduğunu anlıyor musun? Bir devlet dairesine gittiğinde ya da bir ilkokul öğretmeni derse girdiğinde ona bakıp Ateist olduğunu anlıyor musun böyle bir sembol var mı karşısındakinden baskı unsuru kuracak?
YOK!!!!
İşte sorun buradadır, türbanlı gümrük müdiresi görürsen ithalat izni almak için hacı sakallı gidersin gümrüğe, ya da Hacı Sakallı bir halim görürsen karını başı açık götürmezsin mahkemeye.

Şimdi burada detaylı detaylı yazdırıyorsun bana. Boşuna yazıyorum ama sen zaten ezberlediğini okuayacaksın. Önce Demokrasi nedir, Laiklik nedir aç oku. Ondan sonra burada o şunu yapıyorsa bu da bunu yapar diye demokrasi tanımı yapamazsın emin ol.

saygılar
karşındakinin dini sembolunu gorunce işlerin zora gorceğini düşünenlere sadeca acıyorum...eğer bir insanın kafasında karşısındakine farklı davranmak varsa bunun için açık yada kapalı olması gerekmez..sonuç olarark onemli olan düşüncelerdir sen bir insanın düşüncerlenin temiz olmasını vatana millete yararlı olmasını sağlayamdıktan sonra başı kapalıları ünivesteye alsan yada almsan bişe değişrmi hayır..yani once eğitim ..senin eğitimin berbet olsun adaletin berbat olsun eşitlik olmasın gel bide burda iran olcaz biz hukuk devletiyiz biz atatürkcüyüz palavralarını at...

ve bizler bukadar atatürkcüyüz diyorsunuzda iran olamktan korkuyorsunuzda batı lı olmak konusunda niye birşey demiyorsunuz...Dilimiz her geçen gün bozuluyor,toplmun ahlak değerleri hergeçen gün bozuluyor tarhi bilgisi her gelen nesilde azalıyor ve bilinen bir gerçk var batı ozentiliği ger geçen gün artıyor...işte sen iran olcaz diye yusuflarken ne yazikki batı olmaya mahkum olucaz..bırakın ikiside olmayalım TÜRK olalım eğtim sistemini sağlamlaştırlaım zaten sonrarında açıklarda girsin kapalılarda hiç bir sorun olmaz....
 
Üniverste de bir yanımda tesettürlü diğer yanımda da açık saçık bi kız oturuyorsa laiklik işte budur
 
karşındakinin dini sembolunu gorunce işlerin zora gorceğini düşünenlere sadeca acıyorum...eğer bir insanın kafasında karşısındakine farklı davranmak varsa bunun için açık yada kapalı olması gerekmez..sonuç olarark onemli olan düşüncelerdir sen bir insanın düşüncerlenin temiz olmasını vatana millete yararlı olmasını sağlayamdıktan sonra başı kapalıları ünivesteye alsan yada almsan bişe değişrmi hayır..yani once eğitim ..senin eğitimin berbet olsun adaletin berbat olsun eşitlik olmasın gel bide burda iran olcaz biz hukuk devletiyiz biz atatürkcüyüz palavralarını at...

ve bizler bukadar atatürkcüyüz diyorsunuzda iran olamktan korkuyorsunuzda batı lı olmak konusunda niye birşey demiyorsunuz...Dilimiz her geçen gün bozuluyor,toplmun ahlak değerleri hergeçen gün bozuluyor tarhi bilgisi her gelen nesilde azalıyor ve bilinen bir gerçk var batı ozentiliği ger geçen gün artıyor...işte sen iran olcaz diye yusuflarken ne yazikki batı olmaya mahkum olucaz..bırakın ikiside olmayalım TÜRK olalım eğtim sistemini sağlamlaştırlaım zaten sonrarında açıklarda girsin kapalılarda hiç bir sorun olmaz....

Öncelikle sen İran olmaktan korkmuyorsun sanırım. Eğer öyleyse zaten boşa konuşuyorum demektir. Eğer sen Şeriat istiyorum diyorsan baştan belirt ona göre yazayım ya da boşa kürek çekmeyeyim bir diğer deyişle.

Diğerine gelince kim dedi sana batılılaşmaya karşı çıkmadığımızı. Ulusalcılar batılılaşma konusunda islamcılardan daha katıdır. Ayrıca biz islamcılar gibi batılılaşmayı sadece ahlak sorunu olarak değil bir ULUSAL BENLİK ve VAROLUŞ sorunu olarak görürüz. Biz evrensel değerleri güzellikleri her yerden alır kabul ederiz, ama Türklük içinde harmanlayıp bir Türk gibi yaşamayı isteriz.

Şimdi batılılaşma konusunda sorunun varsa her mağazaya batılı ismi konuluyor dersen ben de sana derim ki 1500 yıldır Türk çocuklarına ARAP isimleri konulurken neredeydiniz? Kültürel yokoluş islamiyet adı altında gerçekleşince TAMAM diyorsunuz da batılılaşma adı altında gerçekleşince mi RAHATSIZ oluyorsunuz?

Avrupalı kadınlar gibi mini etek giyen kadın sizi rahatsız ediyor da 1000 yıldır anadolu kadınının taktığı baş örtüsünü son 30 senede ARAP TÜRBANINA çevirenler demokratik oluyor?

Sana ciddi ciddi soruyorum hadi peygamber ve sahabesinden 10 kişinin isimlerini çıkar bir de 4 halifeyi, Türk çocuklarına neden ARAP isimleri konuluyor? Necati, Hayati, Süleyman, Mahmud... ARAP isimlerini al, ARAP geleneklerini al kadına 2. sınıf insan muamelesi yap, Arap Fars çalgılarını al halk müziği yerine Sanat Musikisi diye kıçından müzik uydur, sonra Arapça Farsça kelimelerden dilini kırma bir saçmalık haline dönüştür SONRA DA ÇIK VAY BATILILAR DİLİMİZİ BOZUYOR BATILILAŞMA AHLAKIMIZI BOZUYOR DE.

Orta Asya'daki özgür Türk Kadını müslümanlığa geçiş ve Arap Emperyalizmi altında esaret altına girmiştir. Türk İslam ülküsünü bile bir ARAP kaleme almıştır.

Şimdi işinize geldiğinde Batılı demokrasileri örnek verip, sonra işinize gelmediğinde batılılaşma kötü bir şey diyerek çıkamazsınız.

BEN DİYORUM Kİ TÜRK ÇOCUKLARINA ÖZ TÜRKÇE İSİMLER KONULSUN. TİCARİ İŞLETMELERE ÖZ TÜRKÇE İSİM KOYMA ZORUNLULUĞU GETİRİLSİN. DİLDE ATATÜRK'ÜN BAŞLATTIĞI TÜRKÇELEŞTİRME DEVRİMİ DEVAM ETSİN. BATILILAŞMA TÜRK KÜLTÜRÜYLE HARMANLANDIĞI VE ÖZDEŞLEŞTİĞİ SÜRECE DESTEKLENSİN.

AMA AYNI ŞEKİLDE DIŞARIDAN DESTEK ALAN ARAPÇI AKIMLARA DA KARŞIYIZ. ARAPÇA FARSÇA İSİMLERE DE KARŞIYIZ. ARAP GELENEKLERİNE DE KARŞIYIZ.
BEN TÜRKE İBADET EDİLMESİNİ İSTEYEN EZANINDA KURANIN DA TÜRKÇE OKUNMASI GEREKTİĞİNİ SAVUNAN BİRİYİM. BÖYLECE ARAPÇA KURAN KURSU DİYE BİR ŞEYE GEREK KALMAZ. BİR İNSANIN MÜSLÜMAN OLMASI İÇİN ARAPÇA ÖĞRENMESİ ZORUNLULUĞU TAMAMEN ARAP EMPERYALİZMİNİN UYDURMASIDIR.

Bak ben batılılaşmaya karşıyım. PEki sen Araplaşmaya karşı mısın? İslamiyetin sadece ARAPça ve ARAPLaşarak yaşanacağını mı düşünürsün?
 
digiklan harika yazmışsın yine, ellerine saglık
 
Öncelikle sen İran olmaktan korkmuyorsun sanırım. Eğer öyleyse zaten boşa konuşuyorum demektir. Eğer sen Şeriat istiyorum diyorsan baştan belirt ona göre yazayım ya da boşa kürek çekmeyeyim bir diğer deyişle.

Diğerine gelince kim dedi sana batılılaşmaya karşı çıkmadığımızı. Ulusalcılar batılılaşma konusunda islamcılardan daha katıdır. Ayrıca biz islamcılar gibi batılılaşmayı sadece ahlak sorunu olarak değil bir ULUSAL BENLİK ve VAROLUŞ sorunu olarak görürüz. Biz evrensel değerleri güzellikleri her yerden alır kabul ederiz, ama Türklük içinde harmanlayıp bir Türk gibi yaşamayı isteriz.

Şimdi batılılaşma konusunda sorunun varsa her mağazaya batılı ismi konuluyor dersen ben de sana derim ki 1500 yıldır Türk çocuklarına ARAP isimleri konulurken neredeydiniz? Kültürel yokoluş islamiyet adı altında gerçekleşince TAMAM diyorsunuz da batılılaşma adı altında gerçekleşince mi RAHATSIZ oluyorsunuz?

Avrupalı kadınlar gibi mini etek giyen kadın sizi rahatsız ediyor da 1000 yıldır anadolu kadınının taktığı baş örtüsünü son 30 senede ARAP TÜRBANINA çevirenler demokratik oluyor?

Sana ciddi ciddi soruyorum hadi peygamber ve sahabesinden 10 kişinin isimlerini çıkar bir de 4 halifeyi, Türk çocuklarına neden ARAP isimleri konuluyor? Necati, Hayati, Süleyman, Mahmud... ARAP isimlerini al, ARAP geleneklerini al kadına 2. sınıf insan muamelesi yap, Arap Fars çalgılarını al halk müziği yerine Sanat Musikisi diye kıçından müzik uydur, sonra Arapça Farsça kelimelerden dilini kırma bir saçmalık haline dönüştür SONRA DA ÇIK VAY BATILILAR DİLİMİZİ BOZUYOR BATILILAŞMA AHLAKIMIZI BOZUYOR DE.

Orta Asya'daki özgür Türk Kadını müslümanlığa geçiş ve Arap Emperyalizmi altında esaret altına girmiştir. Türk İslam ülküsünü bile bir ARAP kaleme almıştır.

Şimdi işinize geldiğinde Batılı demokrasileri örnek verip, sonra işinize gelmediğinde batılılaşma kötü bir şey diyerek çıkamazsınız.

BEN DİYORUM Kİ TÜRK ÇOCUKLARINA ÖZ TÜRKÇE İSİMLER KONULSUN. TİCARİ İŞLETMELERE ÖZ TÜRKÇE İSİM KOYMA ZORUNLULUĞU GETİRİLSİN. DİLDE ATATÜRK'ÜN BAŞLATTIĞI TÜRKÇELEŞTİRME DEVRİMİ DEVAM ETSİN. BATILILAŞMA TÜRK KÜLTÜRÜYLE HARMANLANDIĞI VE ÖZDEŞLEŞTİĞİ SÜRECE DESTEKLENSİN.

AMA AYNI ŞEKİLDE DIŞARIDAN DESTEK ALAN ARAPÇI AKIMLARA DA KARŞIYIZ. ARAPÇA FARSÇA İSİMLERE DE KARŞIYIZ. ARAP GELENEKLERİNE DE KARŞIYIZ.
BEN TÜRKE İBADET EDİLMESİNİ İSTEYEN EZANINDA KURANIN DA TÜRKÇE OKUNMASI GEREKTİĞİNİ SAVUNAN BİRİYİM. BÖYLECE ARAPÇA KURAN KURSU DİYE BİR ŞEYE GEREK KALMAZ. BİR İNSANIN MÜSLÜMAN OLMASI İÇİN ARAPÇA ÖĞRENMESİ ZORUNLULUĞU TAMAMEN ARAP EMPERYALİZMİNİN UYDURMASIDIR.

Bak ben batılılaşmaya karşıyım. PEki sen Araplaşmaya karşı mısın? İslamiyetin sadece ARAPça ve ARAPLaşarak yaşanacağını mı düşünürsün?

bak kendin bile demişssin ki 1500 yıldan beri türk çocuklarına arap ismi konulurken nerdeydiniz diye,soruyorum ozaman bende sana türk alfabesi nezaman çıktı?ki dil bilimcileri bile birçok arapça kelimeyi artık türkçeyle ozdeş tutarken(dilimize tamamen yerlştiği için)sen nasıl oluyorda farklı boyuta çekiyorsun olayı...başka deyişle son yıllarda dilimize giren yeni arapça kelimler gormedim ben eskiden beri gelenlerle klıyor ama maşallah hergün ingilizce kelimler giriyor dilimize...işte benim derdim bu...

ve araplaşmaya karşımısın demişsin?oncelikle şuna açıklık getirim ben arapları gerçk müslüman olarak gormuyorum...tabiki lafım hepsine değil ama genel olarak bakılınca bana gore gerçk müslüman değiller..ha diyebilirsin şimdi sen buna nasıl karr veriyorsun ben sadece kendi fikrimi soyluyorum...ve benim arap gelenkleriyle ne işim olsun Türklük gibi şanlı bir geleneğe sahipken..ben hepsine karşıyım..ve şeriat gelsin de demiyorum tam dersi demokrasi olsun ama sozde demokrsi değil bugun ki gibi...

ve arap türbanı demişsin yav ben onu filistin diye duymuştum haberlerde filan karar verin nerenin bu?once ona açıklık getirelimde sonra kouşalım bunuda tamam ve ilk yazdığım paragrafıda iyi oku ondan sonra asimile olmak derken neyi kastettiğimi iyi anlarsın ha anlmazsanda anlatırım..hadi kal sağlıcakla...:goz:
 
Öncelikle sen İran olmaktan korkmuyorsun sanırım. Eğer öyleyse zaten boşa konuşuyorum demektir. Eğer sen Şeriat istiyorum diyorsan baştan belirt ona göre yazayım ya da boşa kürek çekmeyeyim bir diğer deyişle.

Diğerine gelince kim dedi sana batılılaşmaya karşı çıkmadığımızı. Ulusalcılar batılılaşma konusunda islamcılardan daha katıdır. Ayrıca biz islamcılar gibi batılılaşmayı sadece ahlak sorunu olarak değil bir ULUSAL BENLİK ve VAROLUŞ sorunu olarak görürüz. Biz evrensel değerleri güzellikleri her yerden alır kabul ederiz, ama Türklük içinde harmanlayıp bir Türk gibi yaşamayı isteriz.

Şimdi batılılaşma konusunda sorunun varsa her mağazaya batılı ismi konuluyor dersen ben de sana derim ki 1500 yıldır Türk çocuklarına ARAP isimleri konulurken neredeydiniz? Kültürel yokoluş islamiyet adı altında gerçekleşince TAMAM diyorsunuz da batılılaşma adı altında gerçekleşince mi RAHATSIZ oluyorsunuz?

Avrupalı kadınlar gibi mini etek giyen kadın sizi rahatsız ediyor da 1000 yıldır anadolu kadınının taktığı baş örtüsünü son 30 senede ARAP TÜRBANINA çevirenler demokratik oluyor?

Sana ciddi ciddi soruyorum hadi peygamber ve sahabesinden 10 kişinin isimlerini çıkar bir de 4 halifeyi, Türk çocuklarına neden ARAP isimleri konuluyor? Necati, Hayati, Süleyman, Mahmud... ARAP isimlerini al, ARAP geleneklerini al kadına 2. sınıf insan muamelesi yap, Arap Fars çalgılarını al halk müziği yerine Sanat Musikisi diye kıçından müzik uydur, sonra Arapça Farsça kelimelerden dilini kırma bir saçmalık haline dönüştür SONRA DA ÇIK VAY BATILILAR DİLİMİZİ BOZUYOR BATILILAŞMA AHLAKIMIZI BOZUYOR DE.

Orta Asya'daki özgür Türk Kadını müslümanlığa geçiş ve Arap Emperyalizmi altında esaret altına girmiştir. Türk İslam ülküsünü bile bir ARAP kaleme almıştır.

Şimdi işinize geldiğinde Batılı demokrasileri örnek verip, sonra işinize gelmediğinde batılılaşma kötü bir şey diyerek çıkamazsınız.

BEN DİYORUM Kİ TÜRK ÇOCUKLARINA ÖZ TÜRKÇE İSİMLER KONULSUN. TİCARİ İŞLETMELERE ÖZ TÜRKÇE İSİM KOYMA ZORUNLULUĞU GETİRİLSİN. DİLDE ATATÜRK'ÜN BAŞLATTIĞI TÜRKÇELEŞTİRME DEVRİMİ DEVAM ETSİN. BATILILAŞMA TÜRK KÜLTÜRÜYLE HARMANLANDIĞI VE ÖZDEŞLEŞTİĞİ SÜRECE DESTEKLENSİN.

AMA AYNI ŞEKİLDE DIŞARIDAN DESTEK ALAN ARAPÇI AKIMLARA DA KARŞIYIZ. ARAPÇA FARSÇA İSİMLERE DE KARŞIYIZ. ARAP GELENEKLERİNE DE KARŞIYIZ.
BEN TÜRKE İBADET EDİLMESİNİ İSTEYEN EZANINDA KURANIN DA TÜRKÇE OKUNMASI GEREKTİĞİNİ SAVUNAN BİRİYİM. BÖYLECE ARAPÇA KURAN KURSU DİYE BİR ŞEYE GEREK KALMAZ. BİR İNSANIN MÜSLÜMAN OLMASI İÇİN ARAPÇA ÖĞRENMESİ ZORUNLULUĞU TAMAMEN ARAP EMPERYALİZMİNİN UYDURMASIDIR.

Bak ben batılılaşmaya karşıyım. PEki sen Araplaşmaya karşı mısın? İslamiyetin sadece ARAPça ve ARAPLaşarak yaşanacağını mı düşünürsün?

ŞAH ve MAT!
 
Ataürk arkasında ARAPÇA okunan ezan bırakırken,

Atatürk'ten sonra bazı kesimler ATATÜRKÇÜLÜK adına TÜRKLÜK adına bu ülkeye TÜRKÇE ezan getirdiler...

ARADAKİ FARK BUDUR...

senin üstadında müslümanım diye bu ülkenin insanları arasına mihank tohumu ekti. Şimdi filizleniyor. Bakalım altından nasıl kalkacaksınız ?
 
Geçenlerde şu videoyu izledim ve Atatürkçülüğü dinsizlikle karıştıran veya karıştırmaya çalışanların ne büyük bir gaflet içerisinde olduklarını tekrar anladım..ilgilenirseniz buyrun izleyin lütfen 6dk..
saygılar..

http://www.youtube.com/watch?v=PsQ1MN3PIRo
 
İlk önce şuraya takıldım bir açıklık getireyim sana. Türk alfabesi ne zaman çıktı sorun aslında eğitim sistemimiz kötü nitelemeni aynen yansıtıyor. Sen hiç Göktürk ve Uygur Alfabelerini duymadın sanırım. En son orta Asya'da bulunan ve Göktürk Alfabesindeki karakterlerle yazılan bir parçanın tarihi MÖ 5. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Ki Türkler göçebe oldukları ve yerleşik eserler bırakmamaları nedeniyle bunun çok daha eski olduğunu da hesap edebilirsin. Yani senin soyunun edebiyatı müziği tarihi Araplarla tanışınca başlamaz.

Orhun Anıtlarında Köl Tigin Tonyukuk ve Bilge Kağan Çin topraklarına yerleşmeyin Çinlileşmeyin asimile olmayın demiştir. Ama Çinlilerden uzak duran atalarıız gelmiş Arapların silah zoruyla müslüman olmuş ve Araplaştırılmıştır. Keşke şu tarih derslerini adam akıllı okutsalar da TÜRKLER KENDİ GÖK TANRI İNANÇLARINA YAKIN OLAN MÜSLÜMANLIĞI SEÇİP BOYLAR HALİNDE MÜSLÜMANLIĞA GEÇTİLER yerine TÜRKLER ARAP MİLLİYETÇİSİ ÇÖVENİST EMEVİ ORDULARI TARAFINDAN TARİHTE DEVLETSİZ KALDIKLARI BİR DÖNEMİN ZAYIFLIĞINDAN FAYDALANILARAK ZORLA MÜSLÜMAN YAPILDI VE ARAPLAŞTIRILMAYA BAŞLANDI. dense.

Belki o zaman üzerimizdeki Arap Baskısını ve sünnet diye din diye bize öğretilen hurafelerin altını deşebiliriz. Emeviler kimdir biraz araştır bakalım? Ne tarz politikalar izlemişlerdir arap olmayanlar ile ilişkileri nedir ev ödevi verir gibi olmasın ama bilmiyorsan araştırmanda fayda var.

Yani Bugüne kadar Araplaştırldık tamam kabul edelim, Türklükten vazgeçip Ümmetçi şuursuzların peşinden gidelim mi diyorsun? Türkçeye bu kadar yerleşen Arapça sözlüğğün tek nedeni Osmanlı soyundan gelen şerefsizlerdir. Soyu derken doğrudan hanedanı kastediyorum.

Senin padişahların Fuzuli gibi fuzuli divan edebiyatçılarının aruz vezinli kırma edebiyatlarına kese kese altınlar dağıtmış, sanat musikisi diye arap fars sazları ile müzik yapanlara yalılar bahşetmiştir. Peki sen Fuzuli'nin, Nebi'nin bir kasidesini okusan bir halt anlar mısın?

Diğer yandan köroğlu oku, karacaoğlan oku bak bakalım Türklük nedir Türkçe nedir Türk sazı nedir. Baki'nin dizelerinden mi çok şey anlayacaksın Yoksa ALPER TUNGA SAGU sundan mı? Osmanlı Türkleri sazlı müziği yörüklük, göçebelik aşağılık saymıştır. Saraydan birisine Türk denmesini hakaret saymıştır. Devlet eli ile arapça ve farsça kelimeler sokulmuştur ülkeye. Yoksa köyde kırda yaşayan gerçek Türkler yine kendi dillerini kullanmıştır. Ancak saray çevresinde kullanılan Arapça Farsça kırması devlet belgelerine, bürokrasiye hakim olmuş yerleşmiştir. Atatürk'ün ve onun peşindeki idealist Türk öğretmenlerinin sayesinde her yeni kuşakta daha azalmış şu anki durumuna gelmiştir.

Şimdi tamam Arapça girmiş Türkleşmiş dersen ben de sana derim ki; HAYIR KARDEŞİM BU SÖZCÜKLER TÜRKLEŞMEMİŞ TAM TERSİNE TÜRKÇEYİ VE TÜRKLÜĞÜ ARAPLAŞTIRMIŞ.

Bu avrupadaki hıyarlar var ya. Türklük diye bir şey tanımıyorlar. Biz onlar için orta doğuda yaşayan arap bedevilerinin bir türüyüz. Türkler Batılı cahiller için bir çeşit ARAPtır, batılı aydınlar için de ARAPtan farkı olmayan asya kökenlilerdir.
Neden?
Çünkü senin de ismin Ahmed, Faslı nın ismi de, Suriyeli'nin ismi de, Mısırlı nın ismi de...
Senin de ismin Yusuf, Somali'nin ismi de, Bahreynlinin ismi de...
Senin dilinin yarısı da Arapça...
Adamlar Türkleri neden ayrı bir ırk olarak görsün. Bak Walt Disney çizgi filmlerinde bile dünyanın her yerini temsil eden kahramanlar vardır, Rus, Japon, Çinli, Afrikalı, Alman falan ama ortadoğuyu hep bir ARAP temsil eder.

ÇÜNKÜ BİZ ARAPLAŞTIRILMIŞ BİR ASYALI KAVİMİZ.
Yatıp kalkıp Atatürk'e dua etmek lazım O dil devrimini gerçekleştirmemiş olsaydı bugün ne Köroğlu nun Bolu Beyine söylediklerini, ne de Karacaoğlan ın dizelerinden bir halt anlamaz Fuzuli'nin dizelerine baktığımız gibi alık alık bakardın.

Şimdi Kuran Kurslarına trilyonlar harcayarak millete arap alfabesi öğretmeye çalışan devlet onun yarısı kadar bütçe ayırsın da dili geliştirmek için projeler üretsin. Teknolojiyi geriden takip ediyoruz bari yeni Türkçe kelimeler üreterek sokalım hayatımıza. Computer yerine bilgisayar diyorsak, Azeriler gibi pirazident yerine Başkan diyorsak bunu Atatürk'e ve laikliğe borçluyuz.

Yoksa Ümmetçilere ve İslamcılara kalsa Türkçe'yi de yasaklayıp Arapçaya geçerler. Sonra da bakın Kürtlerin kimlik sorununu da çözdük derler.

saygılar

hay Allahına kurban

osmanlı hanedanında bozulmalar olduğu hatta vatanı satan şerefsizlerin Atatürk Tarafından sürgün edildiği malum zaten.
kalıp zihniyet osmanlıya toz kondurmuyor ihanetlerini saklamaya çalışıyor devamlı baskı yapıyorlar...
tarihimizle yüzleşmek ayıp sayılıyor şerefsizlik sayılıyor,kafirlik sanılıyor,koministlik sayılıyor
nedense tarihimizi yabancıların yorumlarana göre ölçeklendiriyoruz
 
Ataürk arkasında ARAPÇA okunan ezan bırakırken,

Atatürk'ten sonra bazı kesimler ATATÜRKÇÜLÜK adına TÜRKLÜK adına bu ülkeye TÜRKÇE ezan getirdiler...

ARADAKİ FARK BUDUR...

size bu bilgiyi kim vermişse yanlış vermiş. ya da böyle kabul etmek işine gelmiş.

ezan 1932'den 1950'ye kadar Türkçe olarak okundu.

ezan ATATÜRK zamanında türkçe olarak okunmaya başladı. yıl 1932. tabi sen
ATATÜRK'ün ölüm tarihini bilmiyorsan o başka.

Atatürk 6 yıl boyunca Türkçe ezan dinledi. Arapça değil.
 
İlk önce şuraya takıldım bir açıklık getireyim sana. Türk alfabesi ne zaman çıktı sorun aslında eğitim sistemimiz kötü nitelemeni aynen yansıtıyor. Sen hiç Göktürk ve Uygur Alfabelerini duymadın sanırım. En son orta Asya'da bulunan ve Göktürk Alfabesindeki karakterlerle yazılan bir parçanın tarihi MÖ 5. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Ki Türkler göçebe oldukları ve yerleşik eserler bırakmamaları nedeniyle bunun çok daha eski olduğunu da hesap edebilirsin. Yani senin soyunun edebiyatı müziği tarihi Araplarla tanışınca başlamaz.

Orhun Anıtlarında Köl Tigin Tonyukuk ve Bilge Kağan Çin topraklarına yerleşmeyin Çinlileşmeyin asimile olmayın demiştir. Ama Çinlilerden uzak duran atalarıız gelmiş Arapların silah zoruyla müslüman olmuş ve Araplaştırılmıştır. Keşke şu tarih derslerini adam akıllı okutsalar da TÜRKLER KENDİ GÖK TANRI İNANÇLARINA YAKIN OLAN MÜSLÜMANLIĞI SEÇİP BOYLAR HALİNDE MÜSLÜMANLIĞA GEÇTİLER yerine TÜRKLER ARAP MİLLİYETÇİSİ ÇÖVENİST EMEVİ ORDULARI TARAFINDAN TARİHTE DEVLETSİZ KALDIKLARI BİR DÖNEMİN ZAYIFLIĞINDAN FAYDALANILARAK ZORLA MÜSLÜMAN YAPILDI VE ARAPLAŞTIRILMAYA BAŞLANDI. dense.

Belki o zaman üzerimizdeki Arap Baskısını ve sünnet diye din diye bize öğretilen hurafelerin altını deşebiliriz. Emeviler kimdir biraz araştır bakalım? Ne tarz politikalar izlemişlerdir arap olmayanlar ile ilişkileri nedir ev ödevi verir gibi olmasın ama bilmiyorsan araştırmanda fayda var.

Yani Bugüne kadar Araplaştırldık tamam kabul edelim, Türklükten vazgeçip Ümmetçi şuursuzların peşinden gidelim mi diyorsun? Türkçeye bu kadar yerleşen Arapça sözlüğğün tek nedeni Osmanlı soyundan gelen şerefsizlerdir. Soyu derken doğrudan hanedanı kastediyorum.

Senin padişahların Fuzuli gibi fuzuli divan edebiyatçılarının aruz vezinli kırma edebiyatlarına kese kese altınlar dağıtmış, sanat musikisi diye arap fars sazları ile müzik yapanlara yalılar bahşetmiştir. Peki sen Fuzuli'nin, Nebi'nin bir kasidesini okusan bir halt anlar mısın?

Diğer yandan köroğlu oku, karacaoğlan oku bak bakalım Türklük nedir Türkçe nedir Türk sazı nedir. Baki'nin dizelerinden mi çok şey anlayacaksın Yoksa ALPER TUNGA SAGU sundan mı? Osmanlı Türkleri sazlı müziği yörüklük, göçebelik aşağılık saymıştır. Saraydan birisine Türk denmesini hakaret saymıştır. Devlet eli ile arapça ve farsça kelimeler sokulmuştur ülkeye. Yoksa köyde kırda yaşayan gerçek Türkler yine kendi dillerini kullanmıştır. Ancak saray çevresinde kullanılan Arapça Farsça kırması devlet belgelerine, bürokrasiye hakim olmuş yerleşmiştir. Atatürk'ün ve onun peşindeki idealist Türk öğretmenlerinin sayesinde her yeni kuşakta daha azalmış şu anki durumuna gelmiştir.

Şimdi tamam Arapça girmiş Türkleşmiş dersen ben de sana derim ki; HAYIR KARDEŞİM BU SÖZCÜKLER TÜRKLEŞMEMİŞ TAM TERSİNE TÜRKÇEYİ VE TÜRKLÜĞÜ ARAPLAŞTIRMIŞ.

Bu avrupadaki hıyarlar var ya. Türklük diye bir şey tanımıyorlar. Biz onlar için orta doğuda yaşayan arap bedevilerinin bir türüyüz. Türkler Batılı cahiller için bir çeşit ARAPtır, batılı aydınlar için de ARAPtan farkı olmayan asya kökenlilerdir.
Neden?
Çünkü senin de ismin Ahmed, Faslı nın ismi de, Suriyeli'nin ismi de, Mısırlı nın ismi de...
Senin de ismin Yusuf, Somali'nin ismi de, Bahreynlinin ismi de...
Senin dilinin yarısı da Arapça...
Adamlar Türkleri neden ayrı bir ırk olarak görsün. Bak Walt Disney çizgi filmlerinde bile dünyanın her yerini temsil eden kahramanlar vardır, Rus, Japon, Çinli, Afrikalı, Alman falan ama ortadoğuyu hep bir ARAP temsil eder.

ÇÜNKÜ BİZ ARAPLAŞTIRILMIŞ BİR ASYALI KAVİMİZ.
Yatıp kalkıp Atatürk'e dua etmek lazım O dil devrimini gerçekleştirmemiş olsaydı bugün ne Köroğlu nun Bolu Beyine söylediklerini, ne de Karacaoğlan ın dizelerinden bir halt anlamaz Fuzuli'nin dizelerine baktığımız gibi alık alık bakardın.

Şimdi Kuran Kurslarına trilyonlar harcayarak millete arap alfabesi öğretmeye çalışan devlet onun yarısı kadar bütçe ayırsın da dili geliştirmek için projeler üretsin. Teknolojiyi geriden takip ediyoruz bari yeni Türkçe kelimeler üreterek sokalım hayatımıza. Computer yerine bilgisayar diyorsak, Azeriler gibi pirazident yerine Başkan diyorsak bunu Atatürk'e ve laikliğe borçluyuz.

Yoksa Ümmetçilere ve İslamcılara kalsa Türkçe'yi de yasaklayıp Arapçaya geçerler. Sonra da bakın Kürtlerin kimlik sorununu da çözdük derler.

saygılar


güzel yazmışsın iyi yazmışsın yanlışlarımıda düzeltmişsin sağolasın da ben sana birşey sorayım bugun topluma bakınca kaç tane arap gorunumlu turk goruyon?şahsım adına ben hiç gormedim ama bunun tam tersi olan batılı türk çok gordum...benim için batı yada araplık fark etmez hepsine hayır derim benim için onemli olan birtek türklüktür...

türkçe ibadete gelince;kur-an arapça indrilmiştir eğer ki bunu gururuna yediremiyorsan yada yediremenler varsa onlar için yaplabilcek birşey yoktur..ki anlaşılması için gerekn dillere çevrilmektedir ancak ;

“Böylece biz onu Arapça bir Kur’an olarak indirdik.” (Ta-Ha 20/113)

“Korunsunlar diye dosdoğru Arapça bir Kur’an indirdik.” (Zümer, 39/28)

“Bu bilen bir toplum için, ayetleri Arapça bir Kur’an olmak üzere ayrıntılı olarak açıklanmış bir kitaptır.” (Fussilet, 41/3) gibi tam on ayrı yerde (Yusuf, 12/2; Ra’d, 13/37; Nahl, 16/103; Şura, 42/7; Zuhruf, 43/3; Ahkaf, 46/12) nazm-ı münzel’in Arapça olduğunu ifade eden ayetlerden, sadece mananın değil, elfazının da Kur’an kavramının içeriğine dahil olduğu açık ve kesin bir şekilde anlaşılmaktadır. Bu sebepledir ki, tercemesine Kur’an denilemeyeceği ve tercemesinin Kur’an hükmünde olmadığı konusunda İslam bilginleri görüş birliği içindedir.

Bilindiği üzere terceme, bir sözün anlamını başka bir dilde dengi bir sözle aynen ifade etmek demektir. Oysa her dilin, başka dillerde bulunmayan (kendine ait) ifade, üslup ve anlatım özellikleri vardır. Bu yüzden, edebî ve hissî yönü bulunmayan bazı kuru ifadeler dışında, hiçbir terceme aslının yerini tutamaz ve hiçbir terceme de her bakımdan aslına tam bir uygunluk sağlanamaz. O halde, Kur’an-ı Kerim gibi, ilahî belağat ve i’cazı haiz bir kitabın aslı ile tercemesi arasındaki fark, yaratan ile yaratılan arasındaki fark kadar büyüktür. Çünkü biri Yaratan Yüce Allah’ın kelamı; diğeri ise yaratılan kulun aciz beyanı. Hiç böylesi bir tercemenin, Allah kelamının yerine konulması ve aynı hükümde tutulması mümkün olur mu?

Kaldı ki, İslam dini evrensel bir dindir. Değişik dilleri konuşan bütün müslümanların ibadette ortak bir dili kullanmaları onun evrensel oluşunun bir gereğidir.

Herkesin konuştuğu dil ile ibadet yapmaya kalkışması, Peygamberimizin öğrettiği ve bugüne kadar uygulana gelen şekle ters düşeceği gibi içinden çıkılmaz bir takım tartışmalara da yol açacağı muhakkaktır. Konuya ülkemiz açısından baktığımızda ise böyle bir uygulamanın dışarıda Türkiye aleyhinde, içerde ise Devlet aleyhinde bir malzeme olarak kullanılacağı, vatandaşların birlik ve beraberliğini zedeleyeceği, sonuç olarak bir takım huzursuzluklara sebebiyet vereceği dikkatten uzak tutulmamalıdır.(şuan olduğu gibi)

Diğer taraftan, yüzleri aşan terceme ve meal arasından din ve vicdan hürriyetini zedelemeden, üzerinde birlik sağlanacak birisinin namazda okunmak üzere seçilmesi ve buna herkesin benimsemesi mümkün görülmemektedir.

Türkçe namaz ile Türkçe dua birbirine karıştırılmamalıdır. Çünkü dua kulun Allah’tan istekte bulunmasıdır. Bunun ise herkesin konuştuğu dil ile yapılmasından daha tabii bir şey olamaz ve zaten genelde de ülkemizde Türkçe dua yapılmaktadır.

Diğer taraftan, Kur’an-ı Kerim’in en önemli özelliklerinden biri de i’cazdır. Bir benzerinin ortaya konulması konusunda, Kur’an bütün insanlığa meydan okumuştur. Bu i’cazın sadece anlamda olduğu söylenemez. Aksine, “onun Allah katından indirildiğinde şüpheniz varsa, haydi bir benzerini ortaya koyun” anlamındaki tehaddi (meydan okuma) ayetlerinden (Bakara 2/23-24; Yunus, 10/37-38; Hud, 11/13; İsra, 17/88; Tur, 52/33-34) bu özelliğin daha çok lafızla ilgili olduğu anlaşılmaktadır.

Ayrıca bir benzerini ortaya koymak için, insanlar ve cinler bir araya toplanıp birbirlerine destek olsalar bile bunu başaramayacaklarını ifade eden ayet-i kerime (İsra, 17/88) den de, Kur’an’ın bir benzerinin yapılamayacağı ve bu itibarla tercemesinin Kelamullah sayılamayacağı, o hükümde tutulamayacağı ve dolayısıyle namazda tercemesinin okunamayacağı açıkça anlaşılmaktadır. Nitekim, 1926 yılında İstanbul Göztepe Camii İmam-Hatibi Cemal Efendi’nin Cuma namazında Kur’an-ı Kerim’in Türkçe tercemesini okumasıyla ilgili olarak İstanbul Müftülüğü(nün 20 Mart 1926 tarih ve 92-93 sayılı yazısı üzerine, altında Atatürk tarafından göreve getirilen ilk Diyanet İşleri Reisi Rifat Börekçi’nin imzası bulunan 9 Ramazan 1324/23 Mart 1926 tarih ve 743 numaralı Müşavere Hey’eti kararında:

“Namazda kıraet-i Kur’an bi’l-icma farz ve Kur’an’ın hangi bir lügat ile tercemesine Kur’an itlakı kezalik bi’l-icma gayr-ı caiz ve namazda kıraet-i Kur’an mahallinde terceme-i Kur’an’ın adem-i cevazı da bi’l-umum mezahib fukahasının icmaı ile sabit olduğundan, hilafına mücaseret, namazı vaz’-ı şer’isinden tağyir ve emr-i dini istihfaf ve mel’abe şekline vaz’ı mutazammın olduğu gibi, beyne’l-müslimin iftirak ve ihtilafa ve memlekette fitne hûdusuna bâis olacağından, fiil-i mezbure mecasereti sabit olan merkum Cemal Efendinin uhdesindeki vezaif-i ilmiye ve diniyenin ref’i, emr-i zaruri halini almış olmakla ol vechile tebligat icrası...” denilmiştir.

ozetle sana kimse türkçe dua etme demiyor ama namazın bir usulu vardr ve bu usulu bizler belrlemiyoruz oyuzden bu konuyu birazdaha iyi araştırmanı oneririm..saygılar...
 
güzel yazmışsın iyi yazmışsın yanlışlarımıda düzeltmişsin sağolasın da ben sana birşey sorayım bugun topluma bakınca kaç tane arap gorunumlu turk goruyon?şahsım adına ben hiç gormedim ama bunun tam tersi olan batılı türk çok gordum...benim için batı yada araplık fark etmez hepsine hayır derim benim için onemli olan birtek türklüktür...

türkçe ibadete gelince;kur-an arapça indrilmiştir eğer ki bunu gururuna yediremiyorsan yada yediremenler varsa onlar için yaplabilcek birşey yoktur..ki anlaşılması için gerekn dillere çevrilmektedir ancak ;

“Böylece biz onu Arapça bir Kur’an olarak indirdik.” (Ta-Ha 20/113)

“Korunsunlar diye dosdoğru Arapça bir Kur’an indirdik.” (Zümer, 39/28)

“Bu bilen bir toplum için, ayetleri Arapça bir Kur’an olmak üzere ayrıntılı olarak açıklanmış bir kitaptır.” (Fussilet, 41/3) gibi tam on ayrı yerde (Yusuf, 12/2; Ra’d, 13/37; Nahl, 16/103; Şura, 42/7; Zuhruf, 43/3; Ahkaf, 46/12) nazm-ı münzel’in Arapça olduğunu ifade eden ayetlerden, sadece mananın değil, elfazının da Kur’an kavramının içeriğine dahil olduğu açık ve kesin bir şekilde anlaşılmaktadır. Bu sebepledir ki, tercemesine Kur’an denilemeyeceği ve tercemesinin Kur’an hükmünde olmadığı konusunda İslam bilginleri görüş birliği içindedir.

Bilindiği üzere terceme, bir sözün anlamını başka bir dilde dengi bir sözle aynen ifade etmek demektir. Oysa her dilin, başka dillerde bulunmayan (kendine ait) ifade, üslup ve anlatım özellikleri vardır. Bu yüzden, edebî ve hissî yönü bulunmayan bazı kuru ifadeler dışında, hiçbir terceme aslının yerini tutamaz ve hiçbir terceme de her bakımdan aslına tam bir uygunluk sağlanamaz. O halde, Kur’an-ı Kerim gibi, ilahî belağat ve i’cazı haiz bir kitabın aslı ile tercemesi arasındaki fark, yaratan ile yaratılan arasındaki fark kadar büyüktür. Çünkü biri Yaratan Yüce Allah’ın kelamı; diğeri ise yaratılan kulun aciz beyanı. Hiç böylesi bir tercemenin, Allah kelamının yerine konulması ve aynı hükümde tutulması mümkün olur mu?

Kaldı ki, İslam dini evrensel bir dindir. Değişik dilleri konuşan bütün müslümanların ibadette ortak bir dili kullanmaları onun evrensel oluşunun bir gereğidir.

Herkesin konuştuğu dil ile ibadet yapmaya kalkışması, Peygamberimizin öğrettiği ve bugüne kadar uygulana gelen şekle ters düşeceği gibi içinden çıkılmaz bir takım tartışmalara da yol açacağı muhakkaktır. Konuya ülkemiz açısından baktığımızda ise böyle bir uygulamanın dışarıda Türkiye aleyhinde, içerde ise Devlet aleyhinde bir malzeme olarak kullanılacağı, vatandaşların birlik ve beraberliğini zedeleyeceği, sonuç olarak bir takım huzursuzluklara sebebiyet vereceği dikkatten uzak tutulmamalıdır.(şuan olduğu gibi)

Diğer taraftan, yüzleri aşan terceme ve meal arasından din ve vicdan hürriyetini zedelemeden, üzerinde birlik sağlanacak birisinin namazda okunmak üzere seçilmesi ve buna herkesin benimsemesi mümkün görülmemektedir.

Türkçe namaz ile Türkçe dua birbirine karıştırılmamalıdır. Çünkü dua kulun Allah’tan istekte bulunmasıdır. Bunun ise herkesin konuştuğu dil ile yapılmasından daha tabii bir şey olamaz ve zaten genelde de ülkemizde Türkçe dua yapılmaktadır.

Diğer taraftan, Kur’an-ı Kerim’in en önemli özelliklerinden biri de i’cazdır. Bir benzerinin ortaya konulması konusunda, Kur’an bütün insanlığa meydan okumuştur. Bu i’cazın sadece anlamda olduğu söylenemez. Aksine, “onun Allah katından indirildiğinde şüpheniz varsa, haydi bir benzerini ortaya koyun” anlamındaki tehaddi (meydan okuma) ayetlerinden (Bakara 2/23-24; Yunus, 10/37-38; Hud, 11/13; İsra, 17/88; Tur, 52/33-34) bu özelliğin daha çok lafızla ilgili olduğu anlaşılmaktadır.

Ayrıca bir benzerini ortaya koymak için, insanlar ve cinler bir araya toplanıp birbirlerine destek olsalar bile bunu başaramayacaklarını ifade eden ayet-i kerime (İsra, 17/88) den de, Kur’an’ın bir benzerinin yapılamayacağı ve bu itibarla tercemesinin Kelamullah sayılamayacağı, o hükümde tutulamayacağı ve dolayısıyle namazda tercemesinin okunamayacağı açıkça anlaşılmaktadır. Nitekim, 1926 yılında İstanbul Göztepe Camii İmam-Hatibi Cemal Efendi’nin Cuma namazında Kur’an-ı Kerim’in Türkçe tercemesini okumasıyla ilgili olarak İstanbul Müftülüğü(nün 20 Mart 1926 tarih ve 92-93 sayılı yazısı üzerine, altında Atatürk tarafından göreve getirilen ilk Diyanet İşleri Reisi Rifat Börekçi’nin imzası bulunan 9 Ramazan 1324/23 Mart 1926 tarih ve 743 numaralı Müşavere Hey’eti kararında:

“Namazda kıraet-i Kur’an bi’l-icma farz ve Kur’an’ın hangi bir lügat ile tercemesine Kur’an itlakı kezalik bi’l-icma gayr-ı caiz ve namazda kıraet-i Kur’an mahallinde terceme-i Kur’an’ın adem-i cevazı da bi’l-umum mezahib fukahasının icmaı ile sabit olduğundan, hilafına mücaseret, namazı vaz’-ı şer’isinden tağyir ve emr-i dini istihfaf ve mel’abe şekline vaz’ı mutazammın olduğu gibi, beyne’l-müslimin iftirak ve ihtilafa ve memlekette fitne hûdusuna bâis olacağından, fiil-i mezbure mecasereti sabit olan merkum Cemal Efendinin uhdesindeki vezaif-i ilmiye ve diniyenin ref’i, emr-i zaruri halini almış olmakla ol vechile tebligat icrası...” denilmiştir.

ozetle sana kimse türkçe dua etme demiyor ama namazın bir usulu vardr ve bu usulu bizler belrlemiyoruz oyuzden bu konuyu birazdaha iyi araştırmanı oneririm..saygılar...

Güzel yazmışsın eline sağlık. İnşallah kopyala yapıştır yapmamışsındır.
Bu kadar yazdıkların kendinle çelişiyor.

Allah sadece ARAPÇA mı bilir? Başka dilde konuşunca benim ne dediğimi anlamamakta mıdır? Yoksa Said'i Nursi'nin inandığı gibi Ebced hesapları ile Kuran'ndan mucizeler çıkarmayı mı beklemektesin. Kuran'da yazan bir ayetin anlamı mıdır önemli olan? Kaç virgül ile hangi dilde hangi harfler ile yazıldığı mı?

Peygamber Araptı diye herkesin onun sünnetlerinden gidip 1500 sene önceki Arap Bedevisinin yaşantısında mı huzur bulacağına inanıyorsun?

Bir kere Peygamberin Arap olduğu için yaptığı hareketler ve müslüman olduğu için yaptığı hareketler birbirinden ayrılmalıdır. Peygamber kızılderili olsaydı sünnetlerin yarısı değişirdi. O zaman da bu tartışmayı araplıkla ilgili değil kızılderililikle ilgili verirdik.

Madem bizim dinimiz evrensel her dine her zaman geldi o zaman Arapça dayatması islamın değil Arapların dayatmasıdır. Türkçe okuyanı cennetime almam mı yazıyor kuran'da. Kuran'ın Türkçe meali anlamı aynı kaldığı sürece neyi değiştirir?

O kadar yazmışsın sadece 3 tez çıkıyor ortaya.

1 Kuran Arapça geldiği için Allah Arapçayı resmi dil seçmiştir
2 Kuran çeviri yapılırken tahrip edilmesin diye çevrilmemelidir
3 Kuran Tüm müslümanlar arasında Evrensel bir dil olmalıdır

Ben de sana diyorum ki

1 İsrailoğulları işte bu yüzden ırkçı dindarlar. Onlar Tanrının sadece ibranice duaya izin verdiklerini düşüdükleri Tanrı'nın İsrailoğullarına yakın, Yahudilere ait olduğunu düşündükleri için. Sen Allah Kuran'ı Arapça indirmiş bu kesindir herkes Arapça öğrenecek dersen Yahudilerden bir farkın kalmaz. Bu Arapça öğrenip Araplığa yaklaştığı sürece herkes bizim evrensel islamiyetimize girebilir demektir.
Allahın dili mi olur? Lisanlar insanların kıçından uydurdukları şeylerdir. Madem Allah katında bir tek arapça vardı, yer yüzünden başka bir dil ve yazı bulunmaması gerekirdi. Ya da Allah eğer her kavimin Allahı ise sadece ARAPÇA değil her ırka bir kitap yazdırmalıydı Hz. Muhammed'e

Tabi bunları sizin varsayımlarınıza dayanarak söylüyorum. Bana göre Kuran her dile çevrilebilir. Benim Allahım kişinin niyetine bakar, diline, ırkına, arapça kuran'ı ezberden ne kadar okuduğuna bakmaz

2 Matbaa, kitle iletişim araçları, internet gibi devrimlerin ardından artık Kuran'ın tahrip edilme riski de kalmamıştır. Tabi 1000 sene önceki hümanizmadan nasibini almamış 3-4 imamın yaptığı tefsirli tahribatı saymazsak.

3 Arapça tüm müslümanlar arasında bir ortak dil olmamalıdır. Tüm müslümanlar arasındaki ortak dil SEVGİ HOŞGÖRÜ İYİ NİYET YARDIMSEVERLİK olmalıdır. Kalanı teferruattır. Benim müslümanlığım SEVGİ, HOŞGÖRÜ, İYİ NİYET, YARDIMSEVERLİK VE ÇALIŞKANLIK üzerine kuruludur. Arapça duanın namazın üzerine değil. Ve benim islamiyetimde öbür tarafta saydığım konulardaki başarına göre değerlendirileceksin. Yoksa Allah 3 rekat namazımıza, 3 gün orucumuza muhtac değil ve şükür ki benim inandığım Allahım buradaki kindar arkadaşlar gibi değil bağışlayıcı.


Sonuçta sizin bu ARAPÇA İslamiyet sevdanız nedeniyle bir Ruhban sınıfı doğuyor. Halk arapça harfler ile kuran oluyor, günde 5 vakit 20 sene namaz kılıyor ama söylediği bir tek kelimeyi anlamıyor. Herkese arapça öğretemeyeceğiniz için de ne oluyor?
Saidi Nursiler çıkıyor, Aczmendiler, Nakşibendiler halkın cehaletini gidermek adına Allahın yolu adına milleti yönlendiriyor.

Sen Türkçe ibadete izin vermediğin sürece senin halkın peygamberinin ne söylediğini anlayamayacak asla. Elham okuyacak mezar başında ama ne dediğini hiç bilmeyecek. Sokakta anket yapın %90 namaz kılacak kadar sure dua bilir. Bir de sorun bakalım kaç tnesi Türkçe mealinden 3 ayet söyleyebilir?

SEN BUNA ÇÖZÜMÜ HERKES TÜRKÇESİNİ DE ARAPÇASINI DA ÖĞRENSİN DİYE VERİYORSUN (ki bazıları sadece arapça bile diyordur eminim var öyleleri de). BEN TÜRKÇESİ YETER DİYORUM.
SENİN ANLATTIĞIN ALLAH TAVRI BENİM İÇİN GEÇRLİ DEĞİL. Benim Allahım daha büyük her ırka eşit uzaklıkta ona her dilde ibadet edebilirsin.
İslamiyette Arapça ibadet zorunluluğu vardır diyenlerin İSlamı ile benimki aynı islam değil. Benim İslamımda Allah niyetinizi yargılar. Sizin niyetinizi bir tek o bilir. İyi niyetle yapılan kötü şeylere ceza vermez, kötü niyetle yapılan iyi şeylere de ödül vermez.

Yani cennete girmek için arapça kılınan 5 vakit namaz sizi cennete sokmaya yetmez bence, ama allah ve insan sevgisi ile dolu namaz kılmadan geçen bir yaşam size cennetin kapılarını açar...

Bilmem anlatabildim mi?
Ama siz arapça ibadet dedikçe hacıların, hocaların, şeyhlerin, müridlerin dini olmaya devam edecek İslam. Ve hurafeler ile İslam karıştıkça yarının müslümanlığı hangisi hak hangisi batıl anlayamayacak kuran tahrip olmasa da Müslümanlar tahrip olacak...

saygılar
 
Laiklik = Din ve devlet işlerinin birbirinden ayrı yürütülmesi dinin ve devletin ayrı olması değil mi tanımımda bir yanlışlık yok.

Evet ülkemizde Diyanet İşleri Başkanlığı nereye bağlı bu kuruma bağlı olanların maaşını kim veriyor ?

Ne kadar laik bir ülkeyiz sizce düşünün bakalım ?
 
Sonuçta sizin bu ARAPÇA İslamiyet sevdanız nedeniyle bir Ruhban sınıfı doğuyor. Halk arapça harfler ile kuran oluyor, günde 5 vakit 20 sene namaz kılıyor ama söylediği bir tek kelimeyi anlamıyor. Herkese arapça öğretemeyeceğiniz için de ne oluyor?
Saidi Nursiler çıkıyor, Aczmendiler, Nakşibendiler halkın cehaletini gidermek adına Allahın yolu adına milleti yönlendiriyor.

Sen Türkçe ibadete izin vermediğin sürece senin halkın peygamberinin ne söylediğini anlayamayacak asla. Elham okuyacak mezar başında ama ne dediğini hiç bilmeyecek. Sokakta anket yapın %90 namaz kılacak kadar sure dua bilir. Bir de sorun bakalım kaç tnesi Türkçe mealinden 3 ayet söyleyebilir?

SEN BUNA ÇÖZÜMÜ HERKES TÜRKÇESİNİ DE ARAPÇASINI DA ÖĞRENSİN DİYE VERİYORSUN (ki bazıları sadece arapça bile diyordur eminim var öyleleri de). BEN TÜRKÇESİ YETER DİYORUM.
SENİN ANLATTIĞIN ALLAH TAVRI BENİM İÇİN GEÇRLİ DEĞİL. Benim Allahım daha büyük her ırka eşit uzaklıkta ona her dilde ibadet edebilirsin.
İslamiyette Arapça ibadet zorunluluğu vardır diyenlerin İSlamı ile benimki aynı islam değil. Benim İslamımda Allah niyetinizi yargılar. Sizin niyetinizi bir tek o bilir. İyi niyetle yapılan kötü şeylere ceza vermez, kötü niyetle yapılan iyi şeylere de ödül vermez.

Yani cennete girmek için arapça kılınan 5 vakit namaz sizi cennete sokmaya yetmez bence, ama allah ve insan sevgisi ile dolu namaz kılmadan geçen bir yaşam size cennetin kapılarını açar...

Bilmem anlatabildim mi?
Ama siz arapça ibadet dedikçe hacıların, hocaların, şeyhlerin, müridlerin dini olmaya devam edecek İslam. Ve hurafeler ile İslam karıştıkça yarının müslümanlığı hangisi hak hangisi batıl anlayamayacak kuran tahrip olmasa da Müslümanlar tahrip olacak...

saygılar


YAZINDAN DOLAYI SENİ KUTLUYORUM.ALLAHIN İLMİ ÜZERİNE OLSUN..
 
yaw arkadaşlar gözünüzü severim yapmayın konuyu nerden nereye getirmişiniz yaw adam bi soru sromuş siz almışınız ele düşmüşünüz yola atatürkün ne kadar dinine bağlı olduğunu anlamak için gidip bi anıtkabirdeki kütüphanesine bakın bi zahmet yaw Atatürk nerdeyse koca bir kitaplık kadar müslümanlık hakkında kitap okumuştur ve dinine yeterince bağlıdır
 
Atatürk döneminde üniversite yok muydu? vardı ve türbanlılar yine giremiyordu.
Atatürk döneminde kamu kuruluşları yok muydu?vardı ve türbanlılar yine giremiyordu.

ateist yaşıyor da müslüman yaşamıyor mu bu ülkede sanki, hemde nasıl yaşıyor, gun gectikce gelişen yeşil sermayeyle krallar gibi yaşıyorlar emin ol.

musluman okumuyor mu sanki? cocuklar güler gercekten ustte attıgın mesaja.

musluman saglıktan yararlanamıyor mu? gercekten komik...

%99 u musluman bu ülkenin diyen sizler degil misiniz? %1 lik kesimi:durdurun:durdurunn içinde ateist oranı da tamamı olmayacagına gore, bu ülkede çok az bir kesim saglıktan yararlanıyor, çok az bir kesim okuyor, çok az bir kesim yaşıyor dedigine gore

işte ben buna ne diyecegimi bilemedim :vur

bak arkadaş sen bunları iyi diyorsunda sazında olsa....
benim söyleyeceklerime kimse kızmasın darılmasın
şimdi herkes diyorki Atatürk başörtüsüne(yani türban) karşı

peki madem karşı idi annesinin başı neden açık deil.

yani anlayacağın bunu Atatürk deil bazın başka kişiliksiz kişiler istemiyor.

herkese saygılar..:goz:
 
Laiklik = Din ve devlet işlerinin birbirinden ayrı yürütülmesi dinin ve devletin ayrı olması değil mi tanımımda bir yanlışlık yok.

Evet ülkemizde Diyanet İşleri Başkanlığı nereye bağlı bu kuruma bağlı olanların maaşını kim veriyor ?

Ne kadar laik bir ülkeyiz sizce düşünün bakalım ?

İyi de din ve devlet işlerinin ayrı olması, din işlerinin devlet ile vatandaş arasındaki kısmını düzenleyen bir kurumun olmaması anlamına gelmemeli bence

Bu hasas konun kapanması dileği ile..

bir gerekçesi varsa, şikayet başlığına belirtebilirsin
yok eğer yoksa tartışılmasında bir sorun yoktur.
 
İlk önce şuraya takıldım bir açıklık getireyim sana. Türk alfabesi ne zaman çıktı sorun aslında eğitim sistemimiz kötü nitelemeni aynen yansıtıyor. Sen hiç Göktürk ve Uygur Alfabelerini duymadın sanırım. En son orta Asya'da bulunan ve Göktürk Alfabesindeki karakterlerle yazılan bir parçanın tarihi MÖ 5. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Ki Türkler göçebe oldukları ve yerleşik eserler bırakmamaları nedeniyle bunun çok daha eski olduğunu da hesap edebilirsin. Yani senin soyunun edebiyatı müziği tarihi Araplarla tanışınca başlamaz.

Orhun Anıtlarında Köl Tigin Tonyukuk ve Bilge Kağan Çin topraklarına yerleşmeyin Çinlileşmeyin asimile olmayın demiştir. Ama Çinlilerden uzak duran atalarıız gelmiş Arapların silah zoruyla müslüman olmuş ve Araplaştırılmıştır. Keşke şu tarih derslerini adam akıllı okutsalar da TÜRKLER KENDİ GÖK TANRI İNANÇLARINA YAKIN OLAN MÜSLÜMANLIĞI SEÇİP BOYLAR HALİNDE MÜSLÜMANLIĞA GEÇTİLER yerine TÜRKLER ARAP MİLLİYETÇİSİ ÇÖVENİST EMEVİ ORDULARI TARAFINDAN TARİHTE DEVLETSİZ KALDIKLARI BİR DÖNEMİN ZAYIFLIĞINDAN FAYDALANILARAK ZORLA MÜSLÜMAN YAPILDI VE ARAPLAŞTIRILMAYA BAŞLANDI. dense.

Belki o zaman üzerimizdeki Arap Baskısını ve sünnet diye din diye bize öğretilen hurafelerin altını deşebiliriz. Emeviler kimdir biraz araştır bakalım? Ne tarz politikalar izlemişlerdir arap olmayanlar ile ilişkileri nedir ev ödevi verir gibi olmasın ama bilmiyorsan araştırmanda fayda var.

Yani Bugüne kadar Araplaştırldık tamam kabul edelim, Türklükten vazgeçip Ümmetçi şuursuzların peşinden gidelim mi diyorsun? Türkçeye bu kadar yerleşen Arapça sözlüğğün tek nedeni Osmanlı soyundan gelen şerefsizlerdir. Soyu derken doğrudan hanedanı kastediyorum.

Senin padişahların Fuzuli gibi fuzuli divan edebiyatçılarının aruz vezinli kırma edebiyatlarına kese kese altınlar dağıtmış, sanat musikisi diye arap fars sazları ile müzik yapanlara yalılar bahşetmiştir. Peki sen Fuzuli'nin, Nebi'nin bir kasidesini okusan bir halt anlar mısın?

Diğer yandan köroğlu oku, karacaoğlan oku bak bakalım Türklük nedir Türkçe nedir Türk sazı nedir. Baki'nin dizelerinden mi çok şey anlayacaksın Yoksa ALPER TUNGA SAGU sundan mı? Osmanlı Türkleri sazlı müziği yörüklük, göçebelik aşağılık saymıştır. Saraydan birisine Türk denmesini hakaret saymıştır. Devlet eli ile arapça ve farsça kelimeler sokulmuştur ülkeye. Yoksa köyde kırda yaşayan gerçek Türkler yine kendi dillerini kullanmıştır. Ancak saray çevresinde kullanılan Arapça Farsça kırması devlet belgelerine, bürokrasiye hakim olmuş yerleşmiştir. Atatürk'ün ve onun peşindeki idealist Türk öğretmenlerinin sayesinde her yeni kuşakta daha azalmış şu anki durumuna gelmiştir.

Şimdi tamam Arapça girmiş Türkleşmiş dersen ben de sana derim ki; HAYIR KARDEŞİM BU SÖZCÜKLER TÜRKLEŞMEMİŞ TAM TERSİNE TÜRKÇEYİ VE TÜRKLÜĞÜ ARAPLAŞTIRMIŞ.

Bu avrupadaki hıyarlar var ya. Türklük diye bir şey tanımıyorlar. Biz onlar için orta doğuda yaşayan arap bedevilerinin bir türüyüz. Türkler Batılı cahiller için bir çeşit ARAPtır, batılı aydınlar için de ARAPtan farkı olmayan asya kökenlilerdir.
Neden?
Çünkü senin de ismin Ahmed, Faslı nın ismi de, Suriyeli'nin ismi de, Mısırlı nın ismi de...
Senin de ismin Yusuf, Somali'nin ismi de, Bahreynlinin ismi de...
Senin dilinin yarısı da Arapça...
Adamlar Türkleri neden ayrı bir ırk olarak görsün. Bak Walt Disney çizgi filmlerinde bile dünyanın her yerini temsil eden kahramanlar vardır, Rus, Japon, Çinli, Afrikalı, Alman falan ama ortadoğuyu hep bir ARAP temsil eder.

ÇÜNKÜ BİZ ARAPLAŞTIRILMIŞ BİR ASYALI KAVİMİZ.
Yatıp kalkıp Atatürk'e dua etmek lazım O dil devrimini gerçekleştirmemiş olsaydı bugün ne Köroğlu nun Bolu Beyine söylediklerini, ne de Karacaoğlan ın dizelerinden bir halt anlamaz Fuzuli'nin dizelerine baktığımız gibi alık alık bakardın.

Şimdi Kuran Kurslarına trilyonlar harcayarak millete arap alfabesi öğretmeye çalışan devlet onun yarısı kadar bütçe ayırsın da dili geliştirmek için projeler üretsin. Teknolojiyi geriden takip ediyoruz bari yeni Türkçe kelimeler üreterek sokalım hayatımıza. Computer yerine bilgisayar diyorsak, Azeriler gibi pirazident yerine Başkan diyorsak bunu Atatürk'e ve laikliğe borçluyuz.

Yoksa Ümmetçilere ve İslamcılara kalsa Türkçe'yi de yasaklayıp Arapçaya geçerler. Sonra da bakın Kürtlerin kimlik sorununu da çözdük derler.

saygılar

sana cevap vereyim ben arkadaş

sen diyorsun ki türk die bişe yok kalmadı herkes araplaştı

peki bunu derken neye dayanarak diyorsun
dilimde ki 3-5 tane arapça kelimeye mi?

eğer buna dayanıp söylüyorsan çok ama çok yanılırsın

sen öyle dersen bende sana ''SEN İNGİLİZLEŞTİN'' derim

çünkü dilinde türkçeden ( ki sen ona arapça diyorsun ) çok yabancı

yani ingilizce, fransızca, almanca, rusca vs.

kelimeler var

senin beğenmediğn şu araplar varya hah işte onlar dünya yapılmış olan
icatlar varya hani uçak filan işte onların tasarımını yapmış olanlar onlar

yani ne japon, ne çin, ne alman, nede ingiliz.

şu anki kullanılan dünya haritası varya hah işte onu piri reis in çizdiği haritadan

yola çıkarak çizdiler. peki o piri reis in nereli olduğunu biliyormusun

bilmiyorsan bak elinin altında internet var aç bi bak nereli.

tamam mı?:goz:
 
Geri
Üst